"nereden geldiklerini" - Translation from Turkish to Arabic

    • من أين أتوا
        
    • أين يأتي
        
    • من أين جاءوا
        
    • من أين يأتون
        
    • اين ياتون
        
    Bu şeyler tarafından kontrol ediliyoruz. Ne olduklarını ya da nereden geldiklerini bilmiyorum ama onları durdurmamız gerek. Open Subtitles أقسم لكِ أننا تحت سيطرة هذه المخلوقات ولا أعرف ما هم ، ولا من أين أتوا ، يجب أن نوقفهم
    Kimse nereden geldiklerini bilmez. Neredeyse evren kadar eskidirler. Open Subtitles لا أحد يعرف من أين أتوا وعمرهم يقارب عمر الكون
    nereden geldiklerini hatirlamadigim 2 tane daha vardi.. Open Subtitles ومن ثم كان هناك أكثر من إثنان، ولكن لا يتذكروا من أين أتوا
    Hele ki senin şu yılan balıkların...katiyen! Şimdiye dek yedin durdun, üstelik nereden geldiklerini de biliyordun. Open Subtitles لطالما كنت تأكلينه، وكنت تعلمين من أين يأتي
    O benim haritam, böylelikle nereden geldiklerini biliyorum. Open Subtitles هذه خريطتي، اذن أنا أعرف من أين جاءوا.
    nereden geldiklerini bilmiyorum ve korkuyorum. Open Subtitles أنا لا أعرف من أين يأتون و أنا خائفة
    - nereden geldiklerini biliyor muyuz? - Hayır. Open Subtitles هل لدينا اى فكره عن من أين أتوا ؟
    nereden geldiklerini ya da nereye gittiklerini de bilmiyorsun. Open Subtitles لا تعلم من أين أتوا أو إلى أين يذهبون.
    nereden geldiklerini bile bilmiyoruz. Open Subtitles أعني نحن حتى لانعرف من أين أتوا
    nereden geldiklerini bile bilmiyoruz. Open Subtitles أعني نحن حتى لانعرف من أين أتوا
    Bana nereden geldiklerini söylemeyeceğini varsayıyorum. Open Subtitles لا أظن أنك ستخبرني من أين أتوا.
    Fakat bu iki adamın buraya nasıl geldiklerini anlamak için, ilk önce onların nereden geldiklerini bilmeliyiz... çeviri: rabiadelpueblo Open Subtitles لكن حتى نفهم كليًّا كيف وصلا هذان الرجلان هنا, أولا لا بد أن نعرف من أين أتوا .
    nereden geldiklerini bilmediğimi sanıyor. Open Subtitles إنّها تعتقد أنّني لا أعرف من أين أتوا.
    Sadece Allah bilir nereden geldiklerini. Open Subtitles الله وحده يعلم من أين أتوا
    nereden geldiklerini hiç sormadım. Open Subtitles لم أكن لأسأل من أين أتوا.
    Tamam evlat, hayatının... buna bağlı olduğu gerçek... bebeklerin nereden geldiklerini... mümkün olan en iğrenç yolla... öğrenmenin zamanı geldiyse... bu tam zamanı. Open Subtitles حسنٌ يا بنيّ، إذا كان هناك وقت مناسب لك لتكتشف من أين يأتي الأطفال بأوسع طريقة ممكنة، وحياتك على المحكّ فهذه هي
    Sanırım nereden geldiklerini anladım. Open Subtitles أعتقد أني أعرف من أين يأتي.
    O benim haritam, böylelikle nereden geldiklerini biliyorum. Open Subtitles هذه خريطتي، اذن أنا أعرف من أين جاءوا.
    nereden geldiklerini de. Open Subtitles ولا أعرف من أين جاءوا
    - Kahretsin. İyi haber şu: artık nereden geldiklerini biliyorum. Open Subtitles الخبر الجيد إني الآن أعلم من أين يأتون.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more