"nereye gittiğini bilmiyorum" - Translation from Turkish to Arabic

    • لا أعرف أين ذهب
        
    • أعلم أين ذهب
        
    • لا أعرف أين ستذهب
        
    • لا أعرف إلى أين ذهبت
        
    • اعرف أين ذهب
        
    Şovdan sonra Nereye gittiğini bilmiyorum. Open Subtitles آسفة، لا أعرف أين ذهب بعد البرنامج الليلة الماضية.
    Bayan Fields'dan kovulduğunu gördüm ama ondan sonra Nereye gittiğini bilmiyorum. Open Subtitles لقد رأيته يُطرد من ذلك المحل ولكني لا أعرف أين ذهب بعدها
    Yemin ederim Nereye gittiğini bilmiyorum. Open Subtitles لكنني أقسم أنني لا أعرف أين ذهب
    Dışarıda olmalı. Nereye gittiğini bilmiyorum. Open Subtitles لا أدرى ، ولكنه بالخارج فى مكانٍ ما لا أعلم أين ذهب
    Üzgünüm burada değil ve korkarım ki Nereye gittiğini bilmiyorum. Open Subtitles حسناً , أنا آسفة إنه ليس هنا وأنا خائفة أنني لا أعلم أين ذهب
    Nereye gittiğini bilmiyorum Viktor ama bunlar orada ayaklarını sıcak tutar. Open Subtitles لا أعرف أين ستذهب لكن هذه ستحافظ على قدمك دافئة
    Nereye gittiğini bilmiyorum. Ama çok da önemli değil. Open Subtitles لا أعرف إلى أين ذهبت لكنْ ربّما هذا لا يهمّ
    Bana saldırdı. Nereye gittiğini bilmiyorum. Open Subtitles هاجمني أنا لا اعرف أين ذهب
    Nereye gittiğini bilmiyorum. Open Subtitles لا أعرف أين ذهب.
    Nereye gittiğini bilmiyorum. Open Subtitles لا أعرف أين ذهب.
    Nereye gittiğini bilmiyorum. Open Subtitles لا أعرف أين ذهب.
    - Şimdi çıktı, Nereye gittiğini bilmiyorum. Open Subtitles لا أعرف أين ذهب , عظام
    Nereye gittiğini bilmiyorum. Open Subtitles لا أعرف أين ذهب
    Nereye gittiğini bilmiyorum. Open Subtitles لا أعرف أين ذهب
    Evin arkasında kaybettim. Nereye gittiğini bilmiyorum. Open Subtitles كان خلف المنزل ولا أعلم أين ذهب
    - Nereye gittiğini bilmiyorum. Open Subtitles لا أعلم أين ذهب
    Jerry'nin Nereye gittiğini bilmiyorum. Hayır, Jerry kayboluyor galiba. Open Subtitles لا أعلم أين ذهب "جيري لقد ضاع "جيري
    April, ben o iki insanın Nereye gittiğini bilmiyorum. Open Subtitles و يا (ابريل) , أنا و أنا لا أعلم أين ذهب هذان الشخصان
    Nereye gittiğini bilmiyorum Viktor ama bunlar orada ayaklarını sıcak tutar. Open Subtitles لا أعرف أين ستذهب لكن هذه ستحافظ على قدمك دافئة
    Onu Tacoma'ya götürdü. Nereye gittiğini bilmiyorum. Open Subtitles لقد أخذت الشاحنة لا أعرف إلى أين ذهبت
    Bana saldırdı. Nereye gittiğini bilmiyorum. Open Subtitles هاجمني أنا لا اعرف أين ذهب

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more