Michael, New Delphi ile ilgili endişeleniyorsa, bir sebebi vardır. | Open Subtitles | اذا كان ميخائييل منفعل حول نيو ديلفي لابد هناك سبب ما |
New Delphi ticaret üzerine kurulu olabilir ama aynı zamanda büyük meleklerin nefreti üzerine de kuruludur. | Open Subtitles | قد تكون نيو ديلفي بنيت على أساس المقايضة ولكنها أيضا بنيت على كراهية المخلوقات السماوية عالية الرتبة |
Ah New Delphi, senden uzaktan tiksinmeyi tercih ederim. | Open Subtitles | آه , نيو ديلفي أفضل أن أبقى بعيداً عن رائحتك المثيرة للاشمئزاز |
Birbirimize yardımcı olacağız çünkü New Delphi de biz böyle yaparız. | Open Subtitles | الآن، سنساعد بعضنا البعض لأن هذا هو طريقنا هنا في نيو دلفي. |
O Amforo'yu New Delphi'de bırakmayacaktık. | Open Subtitles | نحن أن يترك أبدا أن أمفورا مرة أخرى في نيو دلفي. كان خطأ. |
New Delphi'yi muhteşem yapan şey buydu ve Vega'yı da hâlâ muhteşem yapabilecek şey bu. | Open Subtitles | الشيء الذي جعل جديد دلفي كبير وشيء يمكن أن تزال جعل فيغا كبيرة كذلك. |
Belki New Delphi halkı da istiyordur. | Open Subtitles | ربما هناك في نيو ديلفي يريدونه ايضا |
New Delphi'deki her ruhun aklı başında değildir. | Open Subtitles | ليست كل الأرواح في نيو ديلفي سليمة |
New Delphi, o mesafenin yarısında. | Open Subtitles | نيو ديلفي تبعد نصف المسافة |
New Delphi'ye yaklaşıyoruz. | Open Subtitles | نحن نقترب من نيو ديلفي |
New Delphi, Vega'nın yarı mesafesinde. Oraya gideceğiz. | Open Subtitles | نحن في منتصف المسافة ل(نيو ديلفي) , سنذهب لهناك |
New Delphi merkez, burası güvenlik aracı 259, | Open Subtitles | إلى قاعدة (نيو ديلفي) : هنا المركبة المصفحة 259 |
Bak, New Delphi'yi etnik yapan şey de bu. | Open Subtitles | أترى , ذلك ما يجعل (نيو ديلفي) فريدة من نوعها |
Görebileceğin gibi New Delphi, ticaret dayanışması üzerine kuruludur. | Open Subtitles | فإن (نيو ديلفي) قد بنيت على أساس المقايضة |
Yalnız, New Delphi liderinin cesur birisi olmadığını bilerek ölmeyeceğim tanıdığım en büyük aptal olduğunu bilerek öleceğim. | Open Subtitles | ولكني سأموت وأنا على علم بأن قائد (نيو ديلفي) لم يكن شجاعاً ولكنه أكبر أحمق سبق وقابلته |
New Delphi'de ırmaklar somon balığıyla dolu. | Open Subtitles | . في " نيو دلفي " الأنهار مليئة بالسالمون |
New Delphi'de ellerimde melek olarak doğdu. | Open Subtitles | ولدت حق الملاك هنا في نيو دلفي بيدي. |
New Delphi'ye hoş geldin. | Open Subtitles | مرحبا بكم في نيو دلفي. |
New Delphi'den ayrıldıklarını sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد لقد تركت جديد دلفي. هل ضللت لي؟ |
New Delphi tek başına gitmen için tehlikeli bir yer, Michael. | Open Subtitles | جديد دلفي هو مكان خطير لك أن تذهب وحدها، مايكل. |