Bu, tanıdığımız bir Fransız casusunun nezaketi sayesinde dün elimize ulaştı. | Open Subtitles | جاء ذلك لنا بالأمس مجاملة من الفرنسية ونحن نعلم من المنطوق. |
Bu gece Bay Collins'e karşı her türlü nezaketi gösterirsin umarım. Zira sana karşı çok ilgili. | Open Subtitles | أتمنى أن تمنحى السيد كولينز كل مجاملة ممكنة الليلة,فقد كان فى غاية اللطف معك |
Bir keresinde Bobby Long'u bulmuş kalbi onun için bir iki atıştan vazgeçebilecek, sevgi dolu bir öğretmenin tüm nezaketi ile; | Open Subtitles | مجاملة من معلم لطيف ما الذي وجد فى قلب بوبي لونج سببا كافيا ليدق دقة أو دقتين |
Bütün muhtaç küçük çocuklar geldiğinde, karanlıktan önce bir parça nezaketi severim. | Open Subtitles | أحب القليل من اللطف قبل الظلام قبل أن يأتي كل الأولاد المحتاجين |
Zor iş diyebilirsin ama sistemin nezaketi ölçtüğünü söyleme. | Open Subtitles | لا بأس، يمكنك أن تسمي هذا عملاً بجهد و لكن لا تخبريني بأن النظام يقيم اللطافه |
Nazik olmak istiyorum ve diğerlerindeki nezaketi de uyandırmak istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أكون عطوفة... وأن أيقظ هذا العطف في الناس |
Bir keresinde Bobby Long'u bulmuş kalbi onun için bir iki atıştan vazgeçebilecek, sevgi dolu bir öğretmenin tüm nezaketi ile; | Open Subtitles | مجاملة من معلم لطيف الذي وجد قلب بوبي لونج سببا كافيا ليدق دقة أو دقتين |
Şimdi, bir haftadır buradayız bu adamın kredi kartının nezaketi sayesinde rezervasyonumuz bir hafta daha sürecek. | Open Subtitles | إعتباراً من الآن نحن هنا منذ أسبوع وتحفّظاتنا جيدة لمدة أسبوع آخر مجاملة من هذا الرجل صاحب البطاقة البلاتينية |
Düşmanca durumlardan sonra baskıyı azaltmak için 2-haftalık tatil nezaketi. | Open Subtitles | مجاملة لمدّة أسبوعين، إستراحة لتخفيف الضغط بعد الأوضاع العدائيّة |
Sanırım bana mesleki nezaketi göstermeyi plânlamıyorsun. | Open Subtitles | أظنّك لن تولّني أيّ مجاملة مهنيّة |
Çok hoş. Rus konuklarımızın nezaketi. | Open Subtitles | إنها جيدة مجاملة من زوارنا الروس |
Bahşiş, dişçilerin nezaketi. | Open Subtitles | بقشيش مجاملة من أطباء الأسنان |
Size şu nezaketi göstereceğim. | Open Subtitles | أنا سأعرض عليك مجاملة مهنية |
Şimdi bana gösterdiğin nezaketi geri ödememe izin ver. | Open Subtitles | الآن إن كان بوسعى أن أردّ اللطف الذى عاملتنى به مرّة |
Bazı öğrenciler atletlere araba ödünç verme nezaketi gösterir diyelim. | Open Subtitles | لنقل إن بعض جمعيات الخريجين من اللطف بحيث تعير سيارات لرياضيها |
Bütün ofis bana hiç göstermedikleri nezaketi Susan'a gösteriyor. | Open Subtitles | الموظفون بأكملهم شديدو اللطف معها, أفضل مما كانوا فيه معي في يومٍ من الأيام |
Erkeklerin istediklerini elde etmek için nezaketi silah olarak kullandıklarını unutma. | Open Subtitles | تذكري ذلك اللطف سلاح يستخدمه الرجال ليصلوا إلى مرادهم. |
Bu nezaketi senden kopartmaya elim varmadı. | Open Subtitles | ولكني لم أستطع لا يمكنى أن أحمل نفسي لاتخاذ هذا اللطف منك |
Aynı eski nezaketi... | Open Subtitles | نفس اللطافه القديمة |
llium'un yaldızlı kapıları bu kadar zayıf mı ki nezaketi ve merhameti savunamıyorlar? | Open Subtitles | هل الحيطان المذهّبة لايليوم ضعيفه جدا... ألا يستطيعو هزيمه العطف والشفقة؟ |
Tanrının nezaketi sayesinde ambarlarımız dolu. | Open Subtitles | السماء كانت كريمة و المخازن ممتلئة |