nişanın duyurulmasından beri gazeteciler Nathan'ın ve Dahlia'nın peşini bırakmadılar. | Open Subtitles | منذ اخبار انفصال الخطوبة الصحف الشعبية كانت تطارده و داهيلا |
Haklıydım. nişanın cinayetle bir ilgisi mi var? | Open Subtitles | لقد كنت على حق - عن أمر الخطوبة الذي كان مدفوناً - |
-Ama geçen Perşembe Bay Ackroyd sabırsızlandı ve nişanın bu hafta sonu ilan edilmesi gerektiğini söyledi. | Open Subtitles | و لكن بعدها في الخميس الماضي فقد السيد "آكرويد" صبره و قال أن الخطوبة يجب أن تعلن في عطلة نهاية الإسبوع |
Onlar hazırlıklı gelmişler, nişanın bugün yapılmasını istiyorlar! | Open Subtitles | جاءوا مستعدين، يريدون إتمام الخطبة اليوم! |
Bu nişanın üstesinden gelebilecek misin? | Open Subtitles | هل يمكنك التعامل مع هذه الخطبة ؟ |
Dinle, dostum, geçen gün senin nişanın hakkında saygısızlık yapmak istememiştim. | Open Subtitles | لم قصد ان اكون سيئا يوم خطوبتك |
Hiçbir şey beklediğimiz gibi gitmez. Bu senin nişanın. | Open Subtitles | -لا تسير الأمور أبداً وفق توقعاتك هذا حفل خطوبتك - |
Biz nişanın bozulması kimin Sorumlu olduğunu biliyoruz. | Open Subtitles | أعرف من المسئول عن إفساد الخطوبة. |
Yüzük nişanın gerçekleşeceğini mi işaret ediyor? | Open Subtitles | الخاتم يدل على رمز الخطوبة ؟ |
nişanın için tebrik ederim. | Open Subtitles | تهانينا على خطوبتك |
- Hayır, bu senin partin. Senin nişanın. | Open Subtitles | لا هذه هى حفلتك حفلة خطوبتك |