"nişanlandık" - Translation from Turkish to Arabic

    • مخطوبان
        
    • مخطوبين
        
    • خطبنا
        
    • خطبتنا
        
    • خطبني
        
    • خُطبنا
        
    • خطوبتنا
        
    • خطيبان
        
    • خطيبين
        
    • أرتبطنا
        
    • نخطب
        
    Yanlış hatırlamıyorsam biz nişanlandık, değil mi? Open Subtitles حسناً ، إن لدى ذكريات قاتمة أننى مخطوبان ، أليس كذلك ؟
    Noel'de sizi tanıştıracaktım. Biz nişanlandık. Open Subtitles كنت سأحضرها إلى المنزل بعيد الميلاد نحن مخطوبان
    Onu ziyaret edebilirsin. Aslında, şu anda burada yaşıyor. Biz nişanlandık. Open Subtitles فى الحقيقة انها تعيش هنا الان اننا مخطوبان
    Hayır, biz nişanlandık. Aramızda anlaştık. Open Subtitles لا، بهذه الطريقة، نحن مخطوبين الآن، إنه إتفاق.
    Artık sevgilim değil. nişanlandık. Open Subtitles لم تعد صديقتي بعد الآن، نحن مخطوبين الآن.
    Gerald'la daha yeni nişanlandık ev Eleanor Waldorf'un büyük gün için bir şeyler tasarlaması gerek. Open Subtitles جيرالد وانا خطبنا وأحتاج الينور والدروف لتصمم لليوم الكبير, اكيد
    Ama şimdi nişanlandık ve senin yaptıkların, benim hakkımda da bir şeyler söylüyor. Open Subtitles وتعلم نحن الآن مخطوبان الاشياء التي تفعلها تخبر شيئا عني بحكم خطوبتنا
    nişanlandık ve ortak bir noktamız yok. Open Subtitles أننا مخطوبان و لا يوجد بيننا أمور مشتركة،
    Poirot, Valerie ile ben nişanlandık. Open Subtitles كما ترى يا "بوارو" فأنا و "فاليري" مخطوبان و على وشك الزواج
    Beni hâlâ seviyor ve nişanlandık. Open Subtitles انه مازال يحبني، ونحن مخطوبان.
    Söylemek istediğim... biz nişanlandık. Open Subtitles مالذي أقوله هو نحن مخطوبان ماذا ؟
    İkimiz nişanlandık. Anladık mı? Open Subtitles نحن الاثنان مخطوبان هل هذا مفهوم ؟
    Kimsenin haberi yok ama ... biz nişanlandık. Open Subtitles لا أحد يعرف ... .. ولكننا مخطوبان
    - O zaman nişanlandık. Open Subtitles لقد اصبحنا مخطوبين بعد كل شيء.
    Bu arada, Boris ve ben nişanlandık. Open Subtitles بالمناسبة, أنا و بوريس مخطوبين
    Sen gitmeden hemen önce nişanlandık. Open Subtitles كنا مخطوبين قبل ان تسافر مجددا
    Yedi sene çıktıktan sonra insan "şimdi nişanlandık, öyle mi?" demekten alıkoyamıyor kendini. Open Subtitles حسنا إنه كما تعلمين عندما تصل لنقطة سبع سنوات فأنت مثل "الآن نحن مخطوبين"
    Daha yeni nişanlandık. Open Subtitles لقد خطبنا لتونا
    Ama bu sefer farklı, çünkü bilmiyorum, erkeğim işsiz ve biz nişanlandık. Open Subtitles ولكن تلك المرة الأمر مختلف لأن حبيبي لم يعد يعمل وقد تمت خطبتنا للتو
    Erkek arkadaşım işsiz... ve biz nişanlandık. Open Subtitles لأن حبيبي بدون عمل وقد خطبني بالفعل
    Daha yeni nişanlandık ama çok seyrek ve renksiz bir cinsel hayatımız var. Open Subtitles لا, لا لا لقد خُطبنا للتو, وأصبح إتصالنا ضعيف وخالي من الخيال
    nişanlandık. Open Subtitles نحن خطيبان
    Ryan'la nişanlandık ve onun dünyası benim dünyam oldu. Open Subtitles رين و أنا كنا خطيبين لذا عالمة أصبح عالمي
    Daha iki hafta önce nişanlandık. Open Subtitles بالواقع، لقد أرتبطنا منذ اسبوعين لذا، أظن سأرد على هذا
    -3 yıl. Nişanlanmaya nişanlandık. Open Subtitles إننا مخطوبان كي نخطب بعضنا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more