Yani, gerçek yozlaşma motoru... ...Ekvator Ginesi ya da Nijerya ya da Türkmenistan gibi... ...ülkelerin sahillerinin çok ötesinde bulunmaktadır. | TED | ذلك الواقع، هو أن المحرك للفساد، حسنا، أنه موجود أبعد من شواطئ البلدان مثل غينيا الاستوائية أو نيجيريا أو تركمانستان. |
İç savaş sırasında, o ve ailesi Nijerya'ya kaçmak zorunda kaldılar. | TED | خلال الحرب الأهلية، أجبر هو و عائلته على الهرب إلى نيجيريا. |
Ben doğana kadar -- Nijerya iç savaşından kısa bir süre sonraydı -- hayat çok zordu, her geçen gün zorlaşan bir mücadeleydi. | TED | وبحلول الوقت الذي ولدتُ فيه، كان ذلك بعد الحرب الأهلية النيجيرية بوقتٍ قصير، كانت الحياة صعبة، كان هناك صراع يومي. |
Filmler evrensel bir dil konuşur, Nijerya filmleri ise yüksek sesle konuşur. | TED | إن الأفلام تتحدث بلغة عالمية، والأفلام النيجيرية تتحدثها بصوت عال. |
etnik olarak Yemenli, Amerikan vatandaşı, halen Yemen'de saklanıyor, Nijeryalı bir kişiden esinleniyor, Nijerya ulusal bankası müdürünün oğlu. | TED | كمواطن أمريكي ، من أصول يمنية ، مختبئ حالياً فى اليمن ، الذي قام بإلهام مواطن نيجيري ، إبن مدير البنك الوطني النيجيري. |
Yani Gana, Nijerya, Togo ve bunlar gibi diğer ülkelere küresel fikrine karşı milliyetçiliği nasıl sunabilir ve meşrulaştırabiliriz? | TED | لذا كيف نقدم ونبرر فكرة العالمية مقابل الوطنية للناس في بلدان مثل غانا ونيجيريا والتوغو وبلدان أخرى مثل ذلك؟ |
Nijeryalı gibi görünen Olu ise Nijerya'ya gitmek için vizeye ihtiyaç duyuyor. | TED | أولو ذو المظهر النيجيري يحتاج لتأشيرة لزيارة نيجريا. |
Hiç Batı Afrika ülkesi Sierra Leone'deki Kenema'yı veya Nijerya'daki Arua'yı duymamış olabilirsiniz. | TED | يمكن ألا تكونوا قد سمعتم قبل ذلك عن كينيما، سيراليون أو أوروا، نيجيريا. |
Ama onlara bu teşebbüsü Nijerya'da gerçekleştirmeye çalışacağınızı söylediğinizde herkes kaçıyor. | TED | و لكن قل لهم سنحاول التنفيذ في نيجيريا – الكل يتهرب |
Pekala, Afrika haritasi uzerinde Nijerya'nin yaklasik nerede olduguna bakalim iste orada herkezin duydugundan emin oldugum Delta bolgesi | TED | حسنا, لقياس جيد، هناك تقع نيجيريا في خارطة افريقيا. وهناك منطقة الدلتا, وانا متأكد بأن جميعنا قد سمع بها. |
Okoloma, 2005 Aralık'ta Nijerya'daki meşhur Sosoliso uçak kazasında öldü. | TED | توفي أوكولوما بتحطم طائرة سوسوليسو المريع في نيجيريا ديسمبر 2005. |
Nijerya bir ülke olmadan önce içlerdeki derelerin balıkçıları Lagos lagununa gelmeye başladı ve kıyı boyunca köyler kurdular. | TED | قبل أن تصبح نيجيريا دولة، بدء الصيادون من الجداول المائية النزول إلى بحيرة لاغوس وأنشأوا القرى على طول الساحل. |
Amerika ve Çin şirketlerinin Güney Nijerya'dan çıkmaktan başka şansları kalmayacak. | Open Subtitles | الشركات الصينية والامريكية ليس لدينا خيار سوى الخروج الى جنوب نيجيريا. |
Burası Mandara Dağları, Nijerya sınırına yakın Kamerun, Mokoulek'te. | TED | هذه جبال ماندارا ، بالقرب من الحدود النيجيرية في الكاميرون موكولاك. |
Haftalar önce, Nijerya'daki en iyi otellerden birinin lobisine girdim. | TED | منذ بضعة أسابيع، دخلت إلى أحد أفخم الفنادق النيجيرية. |
Nijerya uçağının düştüğü bölgede, herhangi birinin hayatta kaldığına ilişkin hiçbir işaret yok. | Open Subtitles | لا توجد دلائل عن ناجين فى موقع تحطم الطائرة النيجيرية |
Bir tarafım şöyle diyordu: "Tamam, ne zaman Nijerya'daki banka hesabına 10.000 dolar yatırmamı isteyecek?" | TED | جزء مني كان يقول ، حسناً متى سيطلب مني أن أحوّل 10000 دولار إلى حسابه بنكه النيجيري ، أليس كذلك ؟ |
Ve Nijerya, petrol sektörüyle, yolsuzlukla dolu ve kendi kamu maliyesini iyi yönetemeyen bir üne sahipti. | TED | ونيجيريا ، مع قطاع النفط ، لديها سُمعة بأنها فاسدة ولا تدير أموالها العامة بصورة جيدة. |
Nijerya'da hemcins birlikteliği bir suçtur. | TED | كما ترون، في نيجريا العلاقات أحادية الجنس يحاسب عليها القانون |
Ama Nijerya'da, örneğin, çocukların yüzde yedisinden azı hayatının, sadece ilk altı ayında emziriliyor. | TED | ولكن في النيجر كمثال، أقل من سبعة بالمئة من الأطفال ترضعهم أمهاتهم للست شهور الأولى دون استخدام بديل. |
2014 yılının Ekim ayında, otuz yılı aşkın bir süre sonra, Nijerya'nın Lagos kentine geri döndüm ve 64 Nollywood kişiliğinin fotoğrafını çektim. | TED | في أكتوبر من العام 2014، عدت لمدينة لاغوس بنيجيريا بعد أكثر من ثلاث عقود وقمت بتصوير 64 شخصية من نوليوود. |
Nijerya prensiyle bağlamak üzere olduğum bir işim var. | Open Subtitles | لديّ بعضُ الأعمال أنهيها مع أمير نايجيريا |
Fas'tan, Lübnan'dan, Afganistan, Nijerya'dan. Evde yetişme. | Open Subtitles | مغربي، لبناني، أفغاني النايجيري. |