Ne karbondioksit, ne nitrik oksit, hiç bir tanecikli emisyon yok. | Open Subtitles | لا ثانى أكسيد الكربون ، لا أكسيد النيتريك لا انبعاثات للجسيمات |
Ve büyük bir heyecanla, araştırma yapmaya başladım, derinin nitrik oksit ürettiğini bulduk. | TED | وبدأت عمل البحوث، ووجدنا مذهولين، أن الجلد ينتج أكسيد النيتريك. |
Düşündük ki, belki nitrik oksit hücre ölümüne etki ediyordu, hücrenin hayatta kalmasını ve diğer şeylere karşı dayanıklılıklarını. | TED | كنا نظن ربما أن أكسيد النيتريك ضر الخلايا الميتة ، وكيف الخلايا على تستمر على قيد الحياة، ومقاومتها لأشياء أخرى. |
Onlar bu yeni kimyasal transmitteri nitrik oksidi, tanımlayan ilk insanlar. | TED | و كانوا أول من قام بوصف هذا المحول الكيمائي, اكسيد النتريك |
Ama ayrıca araştırmaya da ilgi duydum. Özellikle şu madde ilgimi çekti, nitrik oksit. | TED | كما أصبحت مهتم بالبحث بشكل خاص أصبحت مهتم في مادة أكسيد النتريك |
Cezasını versin! nitrik gaz arabadan içeri giriyor. | Open Subtitles | لعما هادي اسطوانة النتروجين عم تطلع غاز اوه لهل المصيبة leaking into the car! |
Sanki, insan derisinde nitrik oksit üretimini baskılayamıyorduk. | TED | ويبدو أننا لم نستطع إيقاف إنتاج أكسيد النيتريك في جلد البشر. |
Enzimlerin çalışmasını engelleyen kremler sürdük, bazı şeyler enjekte ettik. nitrik oksidi durduramıyorduk. | TED | وضعنا كريمات تمنع الإنزيم الذي تصنعه، قمنا بحقن أشياء. ونحن لم نستطع إيقاف أكسيد النيتريك. |
Charlie, sen nitrik asit ve gliserini al ve ben de özel karışımımı dökeceğim. | Open Subtitles | و الآن، شارلي، خذ أنت حامض النيتريك و الجلسرين و أنا سآخذ هذا المخلوط هل أنت مستعد؟ |
Bedenleri nitrik asit tanklarında yok edebiliriz. | Open Subtitles | يمكننا وضع الجثث في صهريج حامض النيتريك. |
Üstünü çevir ve yüksek konsantrasyonlu nitrik ve hidroklorik asit karışımı. | Open Subtitles | قم بتدوير رأسه سينتج خليط مُركز من حمض النيتريك والهيدروكلوريك |
nitrik asit eklersen nitro-gliserin olur. | Open Subtitles | عندما يتصلب الشحم أستخلص طبقة الجليسرين وأضف حمض النيتريك يصبح لديك نيتروجلسرين |
nitrik asit ya da etidyum bromid'e maruz kalmak. | Open Subtitles | حمض النيتريك أو التعرض لبروميد الإيثيديم |
nitrik asit ya da etidyum bromid'e maruz kalmak. | Open Subtitles | حمض النيتريك أو التعرض لبروميد الإيثيديم |
Üzerinde çalıştığım sinirbilimi projem, nöronal nitrik oksit enzimlerinin hücresel sinyallerle gidişini içeriyor. | Open Subtitles | مشروع طب الأعصاب الذي أعمل به يتضمن الممر الخلوي المميز لتركيب أكسيد النيتريك العصبي |
Valla, bir yığın nitrik oksit enerji hapı almıştım ama evet, tabi, biraz yağ yakıcı alırım-- neden olmasın? | Open Subtitles | أنا تناولت للتو شريحة طاقة مصنوعة من أكسيد النيتريك لكن،نعم،سآخذ بعضاً منه،لمَ لا؟ |
Etanol ve nitrik asitle alkolü karıştırdın. | Open Subtitles | لقد قمت بخلط الأثينول وحمض النيتريك مع الكحول وربما أضفت مكسب طعم للكحول |
nitrik oksit kan damarlarını genişletir, böylece kan basıncını düşürür. | TED | ماذا يقوم اكسيد النتريك بفعله هو توسعة الأوعية الدموية مما يسبب إنخفاض في ضغط دمك |
Evet, nitrik oksit yetersizliğimiz olduğunu söyleyebilirim. | Open Subtitles | نعم، يكون لدينا غالباً نقص بأكسيد النتريك |
Kesici dişleri nitrik asitte eritip kimyasal çalışmaları yapacağım. | Open Subtitles | سأقوم بإذابة البايكوسبيد بحمض النتريك و أجري اختبارات كيميائية |
nitrik oksit ne yapar? | Open Subtitles | غاز حامض النتريك. ماذا يفعل حامض النتريك؟ |
nitrik gazı. | Open Subtitles | - اسطوانات النتروجين |