"normal ve" - Translation from Turkish to Arabic

    • طبيعية و
        
    • وطبيعية
        
    • و طبيعى
        
    • وضع طبيعي
        
    • و طبيعية
        
    • عادي و
        
    • العادية و
        
    • أمر طبيعي
        
    - Tarafsız bölgeye yaklaşıyoruz. - Tüm sistemler normal ve devrede. Open Subtitles نقترب من منطقة محايدة، كل النظم طبيعية و تعمل
    Eğlenceli ve normal ve hayat dolu olabilir. Open Subtitles يمكنها أن تكون مضحكة وطبيعية ومليئة بالحياة
    Güzel, normal ve huzurlu bir hayatımız olurdu. Open Subtitles سوف يمكننا التعايش بشكل لطيف و طبيعى و سلمى
    Elektrolit seviyeniz neredeyse normal, ve sıvı oranınız da eski haline döndü. Open Subtitles المنحلات بالكهرباء يعود إلى وضع طبيعي تقريبا... ... ومنزلتكالسائلةصحّحت.
    Luke, çok büyük bir olay yaşıyorsun ve bunu normal ve sağlıklı bir şekilde atlatmadığın konusunda endişeleniyorum. Open Subtitles لوك انت تمر بشيء كبير في حياتك و أنا قلقة من أنك لا تعالج ذلك بطريقة صحية و طبيعية
    Senin akışını bilmiyorum, o yüzden bir normal ve bir süper veriyorum. Open Subtitles لا أعلم عن حيضك، لذا سأعطيك عادي و كبير.
    Klasikleri tercih ediyorum ben, normal ve Klingon. Open Subtitles (أفضل العادية و المحارب (كلينقان
    İnsanların çocuk felci salgını, çiçek hastalığı ve tüberkülozdan hayatlarını kaybetmesi tamamen normal ve doğal. TED لأنه أمر طبيعي بالنسبة للبشر أن يتم غزوهم بأوبئة كشلل الأطفال الجدري أو السل
    Kan testleri normal, ve altı dakikada pıhtılaştı. Open Subtitles فحوص الدم كانت كلها طبيعية و الدم تخثر بعد 6 دقائق
    Kan testleri normal, ve altı dakikada pıhtılaştı. Open Subtitles لا. فحوص الدم كانت كلها طبيعية و الدم تخثر بعد 6 دقائق
    Glikoz seviyesi normal ve diyabet olsa bize söylerdi o başka. Open Subtitles بإستثناء ان مستويات السكر في دمه كانت طبيعية و كان سيذكر غالبا أنه مصاب بالسكري
    Çok normal ve doğal bir süreçten geçen sağlıklı bir kadın sadece. Open Subtitles إنها إمرأة شابة مُعافاة تمرُ بعملية عادية وطبيعية جداً
    normal ve mutlu bir çocukluk geçirdiğini söyleyeyim dedim. Open Subtitles فلقد حظيت بطفولة سعيدة وطبيعية لعلمك فقط ..
    Ben, durum raporlarının bir kısmını inceledim ve içlerinde normal ve mantıklı davranan bir hastanın olduğunu gördüm. Open Subtitles لقد كنت أراجع على تواريخ بعض الحالات ، وإكتشفت مرة في حينها ... ومررت بحالة أحد المرضى أنه يتصرف بطريقة عقلانية وطبيعية
    Cinsel iştahın yerinde olması... bir erkek olmanın doğru, normal ve sağlıklı bir göstergesidir. Open Subtitles اعتقد ان الشهوه الجنسيه جزء اساسى و طبيعى وصحى, من تكوين رجل
    Bir Profesörün karısı olmak çok daha normal ve mutlu birşey. Open Subtitles أنْ يَكُونَ زوجةَ a أستاذ سَتَكُونُ وضع طبيعي أكثر بكثيرَ و... ... الأسعدالكثير.
    Bayan Whitshire bana Tom'dan ve ölümünden önceki gün olan normal ve sıradan şeylerden söz ediyordu. Open Subtitles (لقد كانت السيدة (ويتشاير) تحدثني بشأن (توم و كيف كانت الأمور عادية و طبيعية باليوم السابق لوفاته
    Ama en önemlisi de gençlerin mental, duygusal ve psikolojik olarak stabil olmalarını istiyorsak mükemmel olmamanın oldukça normal ve doğal bir şey olduğununu anlatmalı ve bunu kutlamaya davet etmeliyiz. TED لكن الأهم من هذا كله إن كنا نريد أن يتمتع شبابنا بصحة عقلية و عاطفية و نفسية لذا علينا أن ندعوهم للإحتفال بمتعة و جمال العيوب بوصفها جزء عادي و طبيعي من حياة المرء وما يحبه
    Klasikleri tercih ediyorum ben, normal ve Klingon. Open Subtitles (أفضل العادية و المحارب (كلينقان
    Bundan 100 yıl sonra yabancı bir kişiye böbreğinizi bağışlamanız bugün kan ve kemik iliği bağışlamamız gibi normal ve olağan gelecek midir? TED هل من الممكن أنه بعد مائة عام من الآن سيعتقد الناس أن التبرع بالكلية لشخص غريب هو أمر طبيعي وعادي كما ننظر إلى التبرع بالدم والنخاع العظمي اليوم؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more