| İntihar notunda birçok kelimesini uygun yerde kullanmasından etkilendim. | Open Subtitles | أنا أعجبت بأنها جعلت إستعمالا صحيحا عدد كبير من الكلمة في ملاحظة إنتحارها. |
| Ravi intihar notunda itiraf etti O Seema'nın aşığı ve katili. | Open Subtitles | رافي إعترف في ملاحظة إنتحاره تلك أنه هو حبيب سيما وأنه هو الذى قتلها أيضا |
| İntihar notunda, 9 kadını da öldürdüğü yazıyor. | Open Subtitles | ملاحظة الإنتحار تذكر أنه قام بقتل التسعة نساء |
| notunda bana,Avatar halinin kontrolünü sağlamayı öğretebileceğini yazmıştın. | Open Subtitles | في ملاحظتك قلت أنه يمكنك أن تعلمني السيطرة على حالة آفاتار |
| notunda Rod McKuen'den inciler döktürdüğüne göre.. | Open Subtitles | الساحرة قليلا رود McKuen نقلت لكم في ملاحظتك. |
| Los Angeles'taymışlar çünkü babasının sonradan suya düşen iş fırsatı varmış, bir yığın kartpostala yazdığı intihar notunda da bu konuda özür dilemiş. | Open Subtitles | كانوا في لوس انجلوس لأن والده كانت لديه فرصة عمل تلاشت,و إعتذر عن ذلك في رسالة إنتحاره التي كتبها على مجموعة بطاقات بريدية |
| Fakat cesedimi bulduğunuzda, intihar notunda yazanlara inanmayın. | Open Subtitles | لكن عندما تجدون جثتي لاتصدقون ملاحظة الانتحار |
| Holt'un notunda hangi haritanın hangisi olduğu yazmıyordu. | Open Subtitles | هيه , ملاحظة هولت لم تقل اي خريطة لأي فتاة |
| Bu fidye notunda nasıl sizin el yazınız olduğunu söylemenizin bir sakıncası var mı? | Open Subtitles | هل يهمك أن تخبرني كيف وصل خط يدك إلى ملاحظة الفدية؟ |
| Bayan Harris'in notunda ne diyordu? | Open Subtitles | ماذا كانت تنص ملاحظة السيدة "هاريس" بالضبط ؟ |
| Bu dağda başka manastır göremiyorum. Felicity'nin notunda bir iblisle ilgili bir şey yazıyordu. | Open Subtitles | لا أرى أديرة أخرى على هذا الجبل، ملاحظة (فليستي) ذكرت شيئًا عن شيطان |
| Çünkü notunda; | Open Subtitles | ...لأن ملاحظتك تقول |
| Ennis'in babası intihar notunda kitabından bahsetmiş. | Open Subtitles | والد (اينيس) اقتبس من كتابك في رسالة انتحاره |