Tanrıça Nuwa, Cennet sarayında olacak kötü şeyleri görebiliyor. Sonu olmayan doğal felaketleri. | Open Subtitles | والآلهه (نووا) كانت تنظرالى خراب القصر وخطورة موت كل مظاهر الحياة الطبيعيه |
Nuwa gibi kristallerden doğmuş. Gerektiği gibi eğitim alırsa, o insanlığa üstünlük getirebilir. | Open Subtitles | انهُ يكون ابناً من احدى بلورات (نووا) ان تعلم وتدرب جيداً سيكون لهُ فضل على البشر |
Hanımefendi Nuwa'nın Cennet sarayını iyileştirmek için kullandığı kristallerin olmadığı yerde doğdu. | Open Subtitles | قد ولد من بلورات الآلهه (نووا) التي نشرتها لاعادة قصرالسماء. |
Yüce Bilge. Sen Nuwa'nın kristallerinden doğdun. | Open Subtitles | ايُها (الحكيم العظيم) أنت ولدت من بلورة (نووا) |
Son olarak, Nuwa'nın kristalleri dünya üzerinde görünür olacak. | Open Subtitles | وأخيراً بلورة (نووا) تظهر على الأرض. |
Nuwa çok nazik ve cömert. | Open Subtitles | كان عَطفاً كبيراً وسخياً من (نووا). |