Hem yağmaya çıkacak olsam oğlunla birlikte yağmaya giderim, seninle değil! | Open Subtitles | ولو كنت أعتزم شنّ غارة لفعلت ذلك مع ابنك وليس معك |
Çok güzel bir yer olmalı. oğlunla birlikte taşınsana! | Open Subtitles | ـ أنه سعر جيد للارض يكفيك كى تنتقل مع ابنك للمدينة |
Senin karın oğlunla birlikte seninle terkederse ve senin tek düşüneceğin 5.kadeh vodkaya ayak uydurmak olduğu zaman | Open Subtitles | حينما ترحل زوجتك مع ابنك والشيء الوحيد اللذي يبقيكم مترافقين هي نصف فودكا. |
oğlunla birlikte bir kez daha sürgün edilir. | Open Subtitles | سيضطر للذهاب الى المنفى مرة أخرى مع إبنك |
Günün geri kalanında, oğlunla birlikte L.A.'ın tadını çıkart. | Open Subtitles | تتمتع ببقية يومك في لوس أنجليس. مع إبنك |
Geçen gün şehre geliştim ve seni oğlunla birlikte gördüm. | Open Subtitles | جئت للمدينة قبل بضعة أيام، ورأيتك مع ابنك. |
Sana göstermek istediğim, oğlunla birlikte neyi başarmış olduğumuz. | Open Subtitles | اردت ان اظهر لك ما قمت به مع ابنك |