"oğula" - Translation from Turkish to Arabic

    • الابن
        
    • لابنه
        
    • لإبنه
        
    • لابن
        
    • أبنه
        
    • من الأب
        
    Teşekkür ederim. İmparatorluğun en büyük oğula verilmesi taraftarıyım. Open Subtitles أشكركم أيها النواب، وأقدم إليكم هذا الطلب الرسمي، بأن تجعلوا الابن الأكبر للإمبراطور
    Galiba bu ünvan babadan oğula geçiyor. Open Subtitles ويبدو أن اللقب يمرر من الأب إلى الابن كأنه نوع من الميراث
    Size gıpta ediyorum, böylesi yakışıklı ve dirayetli bir oğula sahip olduğunuz için yeğenimin aksine, hem kültürel hem askeri konularda yetenekli. Open Subtitles أحسدك لامتلاكك مثل هذا الابن الوسيم والفطن موهوب في الثقافة والشؤون العسكرية
    Aileler görüyoruz, bunlar göçebe aileler, babadan oğula, babadan oğula... Ve onların canı acıyor. TED ونحن نرى هذه الأسر ، وهذه العائلات البدوية ، كما تعلمون ، الأب لابنه ، والد لابنه ، وهذه تؤذي اللاعبين.
    Bir şekilde Zamora Dalı'nı edinmişsin. Bu da gerçekten çok ilginç çünkü gelenekte bu babadan oğula geçer... Open Subtitles تحصلتي على غُصن زامورا بطريقة ما بالرغم من غرابة الأمرلأنه يُمنح عادة من الأب لإبنه
    Bir oğula, iki gelin adayı! Open Subtitles ابنتان لابن واحد فقط
    Beni aradılar ve benden, onlar gelene kadar, baba oğula göz kulak olmamı rica ettiler. Open Subtitles و طلبوا مني مرافقة الأب و أبنه حتى مجيئهم
    2000 yıl boyunca... bilgi babadan oğula... geçti. Open Subtitles لمدة 2000 عام كانت التعاليم تنتقل من الأب للأبن جـيلا ً بعد جــيل
    Tam teşekküllü bir büyücü tektir, bütün güç kız ile oğula gitmelidir. Open Subtitles "واحد فقط يمكنه أن يكون ساحراً كاملاً القوة كلها للابنة أو الابن
    Bilgelik, kavuk gibi babadan oğula miras kalmaz. Open Subtitles الابن لا يرث حكمة ابيه ببساطة بارتداء عمامته
    "Y" kromozomu babadan oğula dizilişte küçük bir değişime uğrayarak geçer. Open Subtitles "Y" كروموسوم يمر من الأب إلى الابن مع اختلاف بسيط في تسلسل
    Vercingetoriks'ten beri babadan oğula! Open Subtitles اتصل مع اختصاصي! من الأب إلى الابن... منذ فرسن جتريكس!
    Babadan oğula bir hediye. Open Subtitles هديّة من الأبٍ إلى الابن .
    Karate eğitiminin yalnızca babadan oğula geçtiğini söylemiştiniz. Open Subtitles ألم تقل أن الكاراتيه يعلمها الأب لابنه فقط
    Saltanatın direkt en büyük oğula geçmemesi önceki Han'ın kardeş, amca ve kuzenlerinin taht kavgasına girişmesine dul annelerin oğulları için Saltanat Naibeliği yapmasına sebep oldu. TED لم تكن خلافة جنكيز خان العظيم تمر تلقائياً لابنه البكر، بل سمحت للإخوة والأعمام وأبناء العمومة للتنافس على القيادة جنباً إلى جنب مع تدخلات كبار الأرامل كأوصياء على الحكم لأبنائهن.
    Nesilden nesile, babadan oğula geçti. Open Subtitles نتوارثه من جيل لجيل و من الأب لإبنه
    Babadan oğula. Open Subtitles أب لإبنه
    Mandarin'in hanedanlığından beri bu sorumluluk babadan oğula geçer. Open Subtitles وهي متناقلة من أب لابن منذ عهد سلالة الـ (ماندرين)
    Mal sahibi kadınlardır ve liderlik babadan oğula geçmez, kız kardeşin en büyük oğluna geçer. Open Subtitles النساء هن أصحاب الأملاك و القيادة لا تمرر من الزعيم الى أبنه و لكن الى الأبن البكر الذكر لشقيقته

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more