"o anlardan" - Translation from Turkish to Arabic

    • تلك اللحظات
        
    -Bunu dilerdim.Bilirsin, bu... bu o anlardan biri, Jim, hayatının sonuna dek hatırlayacağın anlardan. Open Subtitles ذلك ما تمنيته تعرف أن هذه هي أحدي تلك اللحظات. جيم
    o anlardan birinde eşinizi izleyen başka biri daha olabilir. Open Subtitles حسنا في احدى تلك اللحظات قد يكون هناك احد كان يراقبها ايضا
    Bu, benim sana bunun iyi bir fikir olmadığını söyleyeceğim senin de kaile almayacağın o anlardan birisi, değil mi? Open Subtitles هذه إحدى تلك اللحظات التي أخبرك فيها أن شيئاً ما ليس فكرة جيدة وأنت تتجاهلني,أليس كذالك؟
    Bu da, o anlardan biri... bir adım geri çekilmen gereken, anladın mı? Open Subtitles هذه إحدى تلك اللحظات التي تحتاج أن تأخذ خطوة للوراء، صحيح؟
    Sanırım kendi hayatımı dışarıdan gördüğüm o anlardan birini yaşıyorum. Open Subtitles أعتقد أنني أحظى بإحدى تلك اللحظات . عندما أرى حياتي من الخارج
    Bu her şeyin çok farklı göründüğü o anlardan biriydi... Open Subtitles كانت واحدة من تلك اللحظات التي ترى فيها كل شيء بمنظار مختلف
    Dramatik olaylar cereyan ederken burnunu sokmak gibi bir eğilimin var ama o anlardan birini yaşamıyoruz. Open Subtitles حسنٌ، من عادتك أن تتدخل في اللحظات الحاسمة ، ولكنّ هذه ليست إحدى تلك اللحظات
    Kayıp Balık Nemo'daki denizanası benim için o anlardan biri. TED قنديل البحر في "البحث عن نيمو" كانت من تلك اللحظات بالنسبة لي.
    Biliyor musun işte bu o anlardan biri Jim. Open Subtitles ليس لي . ذلك ما تمنيته تعرف أن هذه هي أحدي تلك اللحظات .
    İşte bu o anlardan biriydi. Ah! Ha ha ha! Open Subtitles كانت هذه إحدى تلك اللحظات إلا أن حظ (سو) لايتغير
    Sanırım o anlardan birini yaşıyorum. Open Subtitles اعتقد اننى في واحدة من تلك اللحظات.
    İsa, o anlardan biri, Sen, tıpkı ne f vardır... Open Subtitles يا إلهي، إحدى تلك اللحظات ‎. ‎. ‎.أقول
    (Kahkahalar) Beynin kendi kendine dolandığı o anlardan biri: ve bir anda orda Rocky Dağları'nda dikilmişim, ve tek düşünebildiğim Aristotelyen bir trajedi tanımı. TED ضحك إنها مجرد-- إنها واحدة من تلك اللحظات حيث ينفجر الدماغ لوحده فجأة، أنا واقف هناك، في جبال الروكي، وكل ما يمكنني التفكير به هو تعريف أرسطو للمأسأة.
    Bu, o anlardan birisi. Open Subtitles إنها واحدة من تلك اللحظات.
    Bu o anlardan biri değil. Open Subtitles هذه ليست إحدى تلك اللحظات.
    Bu gece Jamie'ye baktığımda, o anlardan birini yaşadım. Open Subtitles لقد كان عندي أحد تلك اللحظات (الليلة عندما نظرت إلى (جيمي
    Ve bu o anlardan biri olabilirdi. Open Subtitles وهذه من تلك اللحظات الغريبة
    Ben Sehlly'nin kahvesini yapmadığımda... ..o anlardan birini yaşadım... Open Subtitles .. وقد مررتُ بإحدى تلك اللحظات عندما لم أُحضّر لـ(شيلي) القهوة
    Bu o anlardan biri Clara. Open Subtitles هذه هي، يا (كلارا)، أحد تلك اللحظات.
    - Bu da o anlardan biri. Open Subtitles -هذه واحدة من تلك اللحظات .

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more