"o bir canavar" - Translation from Turkish to Arabic

    • إنه وحش
        
    • إنّه وحش
        
    • انه وحش
        
    • أنه وحش
        
    • هو وحش
        
    • إنها وحش
        
    • انها وحش
        
    Senin oğlun değil o. O bir canavar. Şeytan'ın oğlu. Open Subtitles ليس ابنك , إنه وحش الوحوش إنه شرير , لا تنسى هذا
    Benzemek için kan içiyor- - Onun gibi görünmek için, adamım. O bir canavar. Open Subtitles يشرب الدم لكي يظهر بهذا الشكل ، إنه وحش
    Daha önce ben de onun gibiydim O bir canavar ve hep öyle kalacak. Open Subtitles إنّي كنتُ ما هو عليه الآن إنّه وحش وسيكون دائما هكذا
    Klaus'un yaptıklarından imrenilecek hiçbir şey yok. O bir canavar. Open Subtitles ما من شيء يفعله (كلاوس) يُحسد عليه، إنّه وحش.
    O bir canavar, dişleri var, ustura keslinliğinde İri pençeleri, kesici tırnakları Open Subtitles انه وحش له أنياب حادة جدا و كفوف قاتلة و مخالب هائلة
    Memeliymiş, şeyimin memelisi. O bir canavar, istediğini yapar. Open Subtitles ما الذى تقوله انه وحش يستطيع فعل ما يريده
    "O bir canavar. Ömür boyu yalnız kalmayı hak ediyor." Open Subtitles أنه وحش يستحق أن يعيش بمفرده للأبد
    "Eğer deli değilse, yaptığı şeyi isteyerek yapmışsa, o bir insan olamaz, O bir canavar." diyordu. Open Subtitles "حسنا اذا لم يكن مجنونا وهو فعل ما فعل" "فهو ليس أنسان هو وحش"
    Seni kontrol etmek istiyor. O bir canavar. Open Subtitles إنه يريد السيطرة عليكِ، إنه وحش.
    Ama o bir insan değil, Catherine. O bir canavar. Open Subtitles لكنه ليس إنسانا يا كاثرين إنه وحش
    Kızın söylediği gibi O bir canavar. Sebebe ihtiyacı yok. Open Subtitles --إنه كما قالت, إنه وحش لا يحتاجون لكلمة لماذا.
    Hayır, O bir canavar, tamam mı... Open Subtitles لا إنه وحش فعلاً
    Bunu yapmazdım. O bir canavar. Open Subtitles ما كنت لأفعل هذا إنه وحش
    O bir canavar ve her zaman böyle olacak. Open Subtitles إنّه وحش وسيكون دائما هكذا
    O bir canavar her zaman da öyle olacak. Open Subtitles إنّه وحش وسيكون هكذا دائمًا
    Gabe yaşayacak ve hepimizi yine öldürecek çünkü artık o ne, O bir canavar, Vincent. Open Subtitles يعيش (غايب) ليقتلنا جميعًا على أيّ حال لأنّ هذا ما هو عليه الآن إنّه وحش يا (فينسنت)
    O bir canavar. Open Subtitles إنّه وحش
    - Onunla konuşulmuyor. - O bir canavar. Ben konuşurum. Open Subtitles ـ أنت لا تستطيع التفاهم معه ـ انه وحش
    - O bir canavar Bulstrode. - Ama bizim canavarımız olabilir. Open Subtitles انه وحش يا بولستراد - ولكنه قد يصبح وحشا يعمل لصالحنا -
    O bir canavar. Tam bir psikopat. Open Subtitles انه وحش , مريض نفسيا
    Ama şimdi O bir canavar. Ölmesi gereken bir canavar. Open Subtitles لكن الأن , أنه وحش, وحش يجب أن يموت.
    O bir canavar ve hep öyle kalacak. Open Subtitles هو وحش وسيكون هكذا دائما
    Buradasın. Bak, bunu daha fazla yapamam, o çocuk değil, O bir canavar! Open Subtitles إنظري، أنا لا أستطيع الإستمرار أكثر من هذا إنها ليست طفلة، إنها وحش
    Haklısın. O bir canavar. Open Subtitles انت علي صواب , انها وحش مفترس

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more