"o kadar çabuk" - Translation from Turkish to Arabic

    • بهذه السرعة
        
    • بتلك السرعة
        
    • كلما أسرعنا
        
    • بهذه السهولة
        
    • كلما أسرعت في
        
    • بسرعة ما
        
    • بهذة السرعة
        
    • كلّما أسرع ذلك من
        
    • كلّما أسرعنا
        
    • كلَّما تسرَّع
        
    • كلما أسرعتم
        
    • كلما أسرعتِ
        
    • كلما أصبحت
        
    • كلما اسرعنا
        
    • كلما عجلت
        
    O kadar çabuk değil. Çözmemiz gereken başka bir konu var Bay Ronald. Open Subtitles ليس بهذه السرعة ، هناك أمر آخر يجب علينا مناقشته ، سيد رونالد
    O kadar çabuk değil. Open Subtitles ليس بهذه السرعة ماذا عن قبلة ما قبل النوم ؟
    Tefecinin sadece sadece adı geçiyor... ve karısının bu miktarı O kadar çabuk alması inanılır gibi değil. Open Subtitles الدائن بالكاد تم ذكره. لا يُصديق أن زوجته بهذه السرعة تحصل على التسوية.
    O fotoğrafı O kadar çabuk nasıl buldun, hala anlayabilmiş değilim. Open Subtitles لا زلت لا أدري كيف عثرتَ على الصورة بتلك السرعة.
    Tefecinin sadece sadece adı geçiyor... ve karısının bu miktarı O kadar çabuk alması inanılır gibi değil. Open Subtitles الدائن بالكاد تم ذكره. لا يُصديق أن زوجته بهذه السرعة تحصل على التسوية.
    Bekle, bekle. Bekle, bekle. O kadar çabuk değil. Open Subtitles انتظر, انتظر, انتظر, انتظر, ليس بهذه السرعة يمكنني رؤية حمام المتدربات من هنا
    - Acele etmem lazım! - O kadar çabuk değil, ahbap. Open Subtitles أوه , يا إلهي علي أن أتعجل ليس بهذه السرعة ,يا صديقي
    O kadar çabuk geri çekilmemeliydik. Open Subtitles لقد أخبرتك اننا لم يكن يجب أن ننسحب بهذه السرعة
    Bilirsin, bu O kadar çabuk olmaz. Open Subtitles انت تعلم انه لا يمكن ان يحدث هذا بهذه السرعة
    Belki de Teğmen Morrison'ı öldürme işinde O kadar çabuk davranmamalıydınız. Open Subtitles ربما لم يكن عليك قتل الملازم موريسون بهذه السرعة
    Belki de içgüdülerini O kadar çabuk reddetmemeliydim. Open Subtitles .ربما ما كان يجب أَن ارفض احاسيسك بهذه السرعة
    O kadar çabuk değil. Sete gitmiyor musun? Ben de seninle geliyorum. Open Subtitles ليس بهذه السرعة, ستذهبين إلى موقع التصوير؟
    Bana o binanın çatısına nasıl O kadar çabuk keskin nişancı yolladıklarını söyleyebilir misin? Open Subtitles وضحي لي كيف وضعوا قناصاً على السطح بهذه السرعة
    Nişancıyı oraya O kadar çabuk göndermelerine imkan yok. Open Subtitles فمن المستحيل بأن يضعوا مُطلقاً للنار في الموقع بهذه السرعة
    Bir düşün kazadan sonra O kadar çabuk nasıl dönebildik buraya? Open Subtitles مجرد التفكير : كيف يمكن أن يكون الأول بهذه السرعة بعد حادث الخاص بك؟
    Duyduklarima göre O kadar çabuk olmayacakmis ya da hiç olmayacakmis da. Open Subtitles لأنّ ممّا سمعت، لن يكون بتلك السرعة... أو لن يأتي إطلاقاً.
    Hayır. İnsanları ne kadar çabuk bulursak, senden de O kadar çabuk kurtulurum. Open Subtitles لا، كلما أسرعنا بالعثور على البشر كلما أسرعت بالخلاص من صاحب الوجه الكريه
    - O kadar çabuk değil. Open Subtitles ليس بهذه السهولة
    Ne kadar hızlı bitirirsen, O kadar çabuk eve gidersin. Open Subtitles كلما أسرعت في الإنجاز كلما أسرعت في العودة لسيدك
    Ne kadar çabuk biterse ben de O kadar çabuk kurtulurum sana katlanmaktan. Open Subtitles بسرعة ما ينتهي الأمر بسرعة ما ألا أراك ثانيةَ
    O kadar çabuk değil. Open Subtitles كلا . ليس بهذة السرعة
    Bu gerçeği ne kadar çabuk kabullenirsen O kadar çabuk seçim yapabilirsin. Open Subtitles كلّما أسرعت في تقبُّل الحقيقة، كلّما أسرع ذلك من إتخاذ قراركَ.
    Ne kadar çabuk biterse, O kadar çabuk bıraktığımız yerden devam edebiliriz. Open Subtitles كلّما أسرعت بالإنتهاء، كلّما أسرعنا في البدء من حيث انتهينا
    Ne kadar çabuk konuşursan, ...evine de O kadar çabuk dönebilirsin. Open Subtitles كلَّما تسرَّع تَتكلّمُ معنا، كلَّما تسرَّع تَصِلُ إلى تَذْهبْ بيتاً.
    Plajı ne kadar çabuk boşaltırsanız bu kör olası top ateşi O kadar çabuk duracak. Open Subtitles كلما أسرعتم بالإبتعاد عن الشاطيء كلما أسرعو بإيقاف القصف إنه قصف بغيض
    Sam'in ne kadar çabuk yakalarsan Gabe'ye O kadar çabuk odaklanırım. Open Subtitles لذا , كلما أسرعتِ في القبض على سام كلما أسرعت في التركيز على جايب
    Buna rağmen, öğrendik ki, her ne kadar güçlü isen, virüs O kadar çabuk etkili oluyor. Open Subtitles على الرغم أننا علمنا أنه كلما أصبحت أقوى كلماكانإنتشارالفيروسبداخلهاأكبر.
    Kim olduğunu ne kadar çabuk öğrenirsek senden O kadar çabuk kurtulurum. Open Subtitles هيا تعال, كلما اسرعنا فى معرفة ماذا تكون كلما تخلصت منك بسرعة
    Ve telefonu ne kadar çabuk kapatırsak ben de O kadar çabuk gelebilirim. Open Subtitles ، و كلما عجلت بإغلاق الهاتف كلما عجلت بمجيئي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more