"o olmadığını" - Translation from Turkish to Arabic

    • لست هو
        
    • انها لم تكن هى
        
    • ليست هى
        
    • لم يكن إذا
        
    • أنّ هذا ليس
        
    • أنه ليس هو
        
    • بأنه ليس هو
        
    Evet, onu da biliyoruz, ve ayrıca O olmadığını da bilmiyorum. Open Subtitles أجل، إننا نعرف بأمره أيضاً، ونحن نعرف أيضاً بأنك لست هو
    Senin Artie kılığında O olmadığını nereden bileceğiz? Open Subtitles كيف لنا أن نعرف أنك لست هو مدّعياً أنه أنت؟
    Katilin O olmadığını nasıl bilebilirim? Open Subtitles كيف لى ان اعرف انها لم تكن هى ؟
    Sonunda onun O olmadığını da öğrendim. Open Subtitles وحينها علمت انها لم تكن هى بأى حال
    Derek'le konuşabilirim. Belki O olmadığını kanıtlamamız için bize bir şans verir. Open Subtitles يمكني الحديث مع "ديريك" أقنعه أن يعطينا الفرصة لإثبات أنه ليست هى
    Değilse, en azından O olmadığını anlarız. Open Subtitles وإن لم يكن إذا على الأقل سنعرف بأنه ليس هو
    Meselenin O olmadığını söyledin. Ama sanırım asıl mesele benim. Open Subtitles أنّ هذا ليس بسببها فقط، كان كذلك، لكنّه قد يكون بسببي هذه المرّة
    Bundan daha öte bir şey var. Yok edicinin O olmadığını söyledi. Open Subtitles هناك أكثر مما نعرفه يحدث هنا لقد قال أنه ليس هو المُدمر
    O olmadığını ve kim olduğun hakkında çok az şey biliyorsun. Open Subtitles وأنت تعلم أنك لست هو وأنت لا تعلم أي شيء بشأن كينونتك سوى هذا
    O olmadığını anladı. Open Subtitles إنها تعرف بأنك لست هو
    O olmadığını biliyorum. Open Subtitles أعلم أنك لست هو
    O olmadığını nereden bileceğiz? Open Subtitles -هل تظن أنها "ليديا" ؟ -كيف نعرف أنه ليست هى ؟
    O olmadığını biliyorum. Open Subtitles انا اعلم ليست هى
    Değilse, en azından O olmadığını anlarız. Open Subtitles وإن لم يكن إذا على الأقل سنعرف بأنه ليس هو
    Şey, dedektif olacağım diye hâyâller kuruyordu. Burada yaptığımız şeyin O olmadığını kabul etmedi bir türlü. Open Subtitles حسناً، كانت لديه هذه الأحلام بكونه محققاً لم يفهم قط أنّ هذا ليس ما نقوم به هنا
    Neden adamımızın O olmadığını düşünüyorsun? Sadece bir his. Open Subtitles -لمَ تعتقد أنّ هذا ليس القاتل؟
    O olmadığını söylediğime göre, sanırım çok geçmeden çıkar değil mi? Open Subtitles حيث أنني قلت أنه ليس هو فأفترض أنه سيخرج قريباً ؟
    O olmadığını biliyorum ama yolda görüdüğüm yabancılar hep ona benziyor. Open Subtitles أعلم أنه ليس هو حقًا، مجرد غريب أو شخص ما في الشارع يبدو مثله
    O olmadığını kanıtlamak için kendini bu kadar zorladığına göre öğrendiğimi hâlâ bilmiyor olmalı. Open Subtitles بما أنه يفعل كل هذا ليتظاهر بأنه ليس هو ذلك الوغد لا يعرف بأنني نزعت قناعه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more