"o sokakta" - Translation from Turkish to Arabic

    • في ذلك الزقاق
        
    • في ذلك الشارع
        
    • نفس الشارع
        
    • في هذا الزقاق
        
    ...bir gün dünyanın sonu gelebilir ve ben de O sokakta size katılmaya çalışırken ölebilirim. Open Subtitles أردتك أن تعرف و سوف أموت محاولاً أن أكون في ذلك الزقاق
    O sokakta vuku bulanlar için kendimi affedemiyorum. Open Subtitles لا أستطيع مسامحة نفسي على ما حدث في ذلك الزقاق
    Seni O sokakta vurmalıydım. Hadi ama. Open Subtitles لقد كان عليّ أن أقتلك في ذلك الزقاق
    Onun sayesinde O sokakta alışkın olunan durumun geçirdiği ufak bir değişim annemin ve ailesinin o dönemde sıra dışı olan bir şeyi yapmasını sağladı. TED لأنه بسببه، تغيير بسيط لما كان تقليديًا في ذلك الشارع سمح لها ولعائلتها بفعل أشياء ليست تقليدية بالكلية.
    Bir bahar günü O sokakta yürümüş ve güneşin altında gözyaşı dökmüştüm. Open Subtitles بأحد أيام الربيع مشيت في ذلك الشارع و بكيت خلال الشروق
    Herhangi biri olduğunu düşünmüyorum. Sanırım O sokakta yaşayan biri. Open Subtitles لا أعتقد أنه مجرد أى شخص أنه فى نفس الشارع
    Annenden önce, O sokakta başka biri daha öldürülmüş, Open Subtitles إتّضح أنّه قبل جريمة قتل أمّكِ كان هناك جريمة قتل أخرى في هذا الزقاق
    Uyuşturucu kullanan veya kadın düşmanı... ya da O sokakta yaşayan evsiz bir manyak olamaz mı? Open Subtitles ماذاعـنشخصمدمنأو... كارهللنساء... أو ربما شخص بلا مأوى مجنون يعيش في ذلك الزقاق ؟
    Ailesi O sokakta öldürülmüş. Open Subtitles والديه قد قتلا في ذلك الزقاق
    Ailesi O sokakta öldürülmüş. Open Subtitles والديه قد قتلا في ذلك الزقاق
    Bak, O sokakta Bobby ile oradaydım. Ama bunu başka kimse bilemez. Open Subtitles إسمعا، كنتُ في ذلك الزقاق مع (بوبي) ولكن لا أحد آخر يمكن له أن يعرف ذلك
    Eğer O sokakta o kadını öldüren sen değilsen o katil senin kardeşini de öldürdü dostum. Open Subtitles اذا لم تكن أنت في ذلك الزقاق...
    ..seks yaparken, kendimi O sokakta yürürken görürüm. Open Subtitles حين أمارس الجنس أتخيل نفسي وأنا أمشي مجدداً في ذلك الشارع
    18 ay içinde aynı ankesörlü telefondan aradıysa O sokakta yaşıyor demektir. Open Subtitles نفس الكابينة خلال 18 شهراً، إنه يعيش في ذلك الشارع
    Ve O sokakta belli bir ağırlığı var. Open Subtitles وهو يعمل بشدّة في ذلك الشارع.
    Paul Young'un O sokakta hiç arkadaşı yok. Open Subtitles بول يونغ)، ليس له أصدقاء) في ذلك الشارع
    Dava için çalışan bir köstebeğin de O sokakta, o blokta oturduğuna dair istihbarat aldık. Open Subtitles تلقينا معلومات أن هناك جاسوساً يعمل لصالح (القضية) يعيش في نفس الشارع ونفس المبنى
    Doğru ama onu her kim öldürdüyse O sokakta katilin hareketlerine dair hiç bir göstergemiz yok. Open Subtitles صحيح .. و لكن كائنا من يكون القاتل ليست لدينا أي إشارة له عن تحركاته في هذا الزقاق

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more