"o zaman sen" - Translation from Turkish to Arabic

    • إذاً أنت
        
    • إذن أنت
        
    • اذن انت
        
    • لأنك فيما يبدو
        
    • إذاً أنتِ
        
    • إذن فأنت
        
    • إذن كنت
        
    • إذًا أنت
        
    • لم لا تجديه و
        
    • أنت إذن
        
    Tamam o zaman, sen arabayı çek, ben de onunla kalayım. Open Subtitles حسناً, إذاً أنت أحضرها وأنا سأبقى هنا معها.
    Eğer hiçbir şey hissetmiyorsan, O zaman sen gerçekten kötü birisin. Open Subtitles .إن لم يحصل هذا ، إذاً أنت شخص سئ حقاً
    O zaman, sen ve o çocuk bunun bedelini ödeyeceksiniz! Open Subtitles حسناً، إذن أنت وذلك الفتى سوف تدفعان ثمن هذا
    O zaman sen gerçekten Bay Taharet Musluğusun. Open Subtitles إذن أنت حقاً , سيد مراحيض الحمام
    O zaman sen benim bir şekilde savunmasız olduğumu düşünüyorsun. Open Subtitles اذن انت تعتقدين انى بطريقة ما معرضة لتاثيرها؟
    O zaman sen bir rahip yaşamı yaşıyor... olmalısın. Open Subtitles لأنك فيما يبدو عشت حياة العزلة كعزلة الكاهن
    O zaman sen şablona da uymuyorsun. Open Subtitles إذاً أنتِ لا تنتمين إلى النمط أيضاً
    O zaman sen dostum bunu atlatması için onun yanı başında olacaksın. Open Subtitles إذن فأنت يا صديقي ستكون بجانبها لتساعدها على خوض هذه المحنة
    O zaman sen Dr. Rorish'in kazasında buradaydın. Open Subtitles أوه , إذن كنت هنا أثناء حادثه د.روريش.
    O zaman sen de çalışsana! Open Subtitles إذًا أنت أيضًا جد عملاً.
    Bay Doğru gerçek olup olmadığını ben bahis ediyorum, O zaman sen. Open Subtitles أراهن أن السيد المثالي حقيقي إذاً أنت أيضاً .
    O zaman sen şu futbol adamısın. Bizimkilerin hepsi sizi destekliyor. Teşekkür ederim. Open Subtitles إذاً أنت مدرب فريقنا ؟ الكنيس أصبح مغلق - تم منعنا من شعائر السبت -
    O zaman sen işimize yaramazsın değil mi? Open Subtitles إذاً , أنت لا تُفدينا , أليس كذلك ؟
    O zaman sen gidip... onlara de ki... Open Subtitles ..إذاً أنت أيضاً , إذهبي إلى
    O zaman, sen yap. Open Subtitles إنظر, إذن أنت إفعل ذلك أنت ستكون أفضل...
    - O zaman sen kim olduğumu biliyorsun. Open Subtitles إذن أنت تعرف مَن أنا
    Eğer o senin yanında kalamıyorsa, O zaman sen onun yanına git. Open Subtitles ان لم تكن تستطيع البقاء بجانبك اذن انت ابقى بجانبها
    O zaman sen 4 milyar insanı katletmeye hazırsın demektir. Open Subtitles اذن انت مستعد لقتل اربع مليارات شخص
    O zaman sen bir rahip yaşamı yaşıyor... olmalısın. Open Subtitles لأنك فيما يبدو عشت حياة العزلة كعزلة الكاهن
    O zaman sen aşağılık kompleksi olan mısın? Open Subtitles هكذا , إذاً , أنتِ من لديها عقدة النقص؟
    O zaman, sen de bizim gibi Kubilay Han'ın yok edilmesi gerektiğine inanıyorsun. Open Subtitles إذن فأنت تعتقد مثلنا أنه يجب القضاء على "قوبلاي خان".
    O zaman sen on ikincisin. Open Subtitles إذًا أنت رقم 12.
    O zaman sen herkese bunu söyle.... Open Subtitles لم لا تجديه و تخبري ...الناس بأن يحضروا لا، لا عليكِ سأخبرهم أنا
    Peki, O zaman sen. Bahse girerim yaparsin. Open Subtitles حسناً ، أنت إذن ، أراهن أنك تستطيع

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more