"ocağındaki" - Translation from Turkish to Arabic

    • المحجر
        
    • المقلع
        
    Yapacağım ilk iş bu taş ocağındaki herkese tatil ayarlamak olacak. Open Subtitles أول شيء سأفعله ان احصل للجميع في المحجر على بعض الوقت للإجازة
    Sen bunları imzala da şu senin taş ocağındaki arkadaşların ihtiyaçlarından daha fazla tatil alsın. Open Subtitles ما هي؟ - حسناً ، انت ستوقع هذه ورفاقك تحت في المحجر سيحصلون على الحاجة لبعض الوقت من الراحة
    Mike ve Nina'ya taş ocağındaki işçilerin listesini ulaştırırım. Open Subtitles ساطلب من مايك و نينا الذهاب الى المحجر.
    Bir eyalet polisi, taş ocağındaki suda bir şey bulmuş. Open Subtitles وجد أحد عناصر شرطة الولاية شيئا في المياه ضمن المقلع.
    Silah deposuna gitmiyoruz. Taş ocağındaki araçlarımızı geri almamız lazım. Open Subtitles لن نقصد مخزن السلاح، نحتاج شاحناتنا التي في المقلع.
    Bir şekilde duvarların dışına çıkıp taş ocağındaki araçlarımıza ulaşırsak aylakları uzaklaştırmak için kullanabiliriz. Open Subtitles إن أمكننا تجاوز الجدران للخارج بطريقة ما والعودة لسيّاراتنا في المقلع -فربّما يمكننا استخدامهم لاقتيادهم بعيدًا .
    Evet. Taş ocağındaki yaşlı kediyle. Open Subtitles نعم، قطتي العجوز في المحجر

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more