| Tanrı Krishna'nın küçük bir heykeli, senin odan için. | Open Subtitles | تمثال صغير للألها كريشنا لغرفتك |
| Şey, o da yeni odan için küçük bir hediye. | Open Subtitles | إنها هدية صغيرة، لغرفتك الصغيرة. |
| - Yeni odan için bazı şeyler alacaktık. | Open Subtitles | جلب بعض الأغراض لغرفتك |
| Harika bir plan bence. Umarım senin odan için sipariş ettiğim ev sineması koltuklarında uyumak sorun olmaz. | Open Subtitles | حسناً، أتمنّى أن تكوني مُرتاحة في النوم بكراسي المسرح المنزلي الذي طلبتُ توصيله لغرفتكِ. |
| Belki yanlış anahtarı vermişlerdir canayakın kocan Dean Hodes'la kaldığın odan için. | Open Subtitles | ربما أعطوكِ المفتاح الخطأ لغرفتكِ التي استأجرتها وزوجكِ (دين هودز) الأعرج المحبوب |