Şey, onu ofisime kadar çağırdım o yüzden gerçekten önemli bir şey söylemem gerekiyordu. | Open Subtitles | استدعيته إلى مكتبي لذا كان عليّ اخباره بأمر هام. |
Maç bittikten sonra, o lanet yataktan kalktım ofisime kadar altı blok koştum, ve işimin başına geçtim ve o günden sonra bir daha ne durdum ne de ezildim. | Open Subtitles | وحينما إنتهت المباراة، نهضتُ من السرير وإنطلقتُ إلى مكتبي بسرعة، وعدتُ للعمل ولم أتوقف أو أحزن كثيراً منذ ذلك اليوم. |
Dosyayı da al ve ofisime kadar peşimden ayrılma. | Open Subtitles | احضري ذلك الملف و اتبعيني إلى مكتبي |
ofisime kadar geldiler. | Open Subtitles | لا، إنهم.. أتوا إلى مكتبي |
Benimle ofisime kadar yürürüyün lütfen. | Open Subtitles | تعال معي إلى مكتبي |
Daha sonra ofisime kadar beni takip etti. | Open Subtitles | ولكنه تبعني إلى مكتبي |