| Diğer günlerde, birlikte okurduk, şiir okurduk. | TED | وفي أحيانٍ أُخَر، كنا نقرأ سويةً، كنا نقرأ الشعر. |
| Babamın kucağına otururdum ve yaradılış konusunu anlatan "Işık" adlı kitabı okurduk. | Open Subtitles | أنني أتذكر عندما كنت أجلس في حضن والدي كنا نقرأ كتاب أسمه الضوء عن الخلق |
| Klâsikleri okurduk. Müzik enstrümanları çalardık. | Open Subtitles | كنّا نقرأ الكتب القديمة ونعزف آلات الموسيقى. |
| Pazar, sadece yatakta okurduk. | Open Subtitles | هذا الأحد فقط وأنا أقراء في الفراش |
| Pazar, sadece yatakta okurduk. | Open Subtitles | هذا الأحد فقط وأنا أقراء في الفراش |
| Eskiden onları kelepçeler ve haklarını okurduk, ama dünya 9-12 dünyası. | Open Subtitles | في الماضي كنا نقبض عليه ونقرأ له حقوقه لكنّنا نتبع الآن قوانين العالم الجديدة |
| Eskiden porno dergiler okurduk, şimdi Horchow koleksiyonu. | Open Subtitles | من أي مكان أنتظر من فضلك كنا نقرأ المجلات الإباحيه |
| Bunları "Amerikan Bayrağı"nda okurduk. | Open Subtitles | كنا نقرأ عن ذلك فى الصحف |
| Eski bir kızılderili mağarasında toplanır sırayla Thoreau, Whitman, Shelly gibi büyük şairlerden okurduk. | Open Subtitles | كنا نجتمع عند الكهف الهندي القديم و نقرأ بالدور لـ (ثورو)، (ويتمان) (شيلي)، (بيغيز) |
| Okumayı çok sevdiğimden, Ox ile hep okurduk. | Open Subtitles | لأنني أحب القراءة أنا و(أوكس) كنا نقرأ طوال الوقت |
| Ziyaretlerinde bunu okurduk hep. | Open Subtitles | كنا نقرأ منه خلال زيارتها. |
| "Biz de bu kitapları okurduk" | Open Subtitles | "نقرأ نفس الكتب" |
| - Fillory kitaplarını saatlerce okurduk. | Open Subtitles | كنا نقرأ كتب (فيلورى) لساعات |
| Birlikte takılırdık çizgi roman okurduk, sinemaya giderdik. | Open Subtitles | كنا سنتسكع سويا، ونقرأ الكتب المصورة، ونشاهد الأفلام |