"olamıyorsun" - Translation from Turkish to Arabic

    • لا تكون
        
    • لا يمكن أن تكون
        
    • يمكنك أن تكون
        
    • لا تستطيعين أن تكوني
        
    • لا تصبح
        
    • يمكنك أن تكوني
        
    • يمكنك ان تكون
        
    Neden benim adıma mutlu olamıyorsun? Open Subtitles لماذا لا تكون سعيدا من أجلى ؟ أنا سعيدة.
    anlamıyorum neden sadece burada olduğumdan mutlu olamıyorsun, annem gibi. Open Subtitles لا أعلم لم لا تكون سعيداً فحسب بوجودي كأمي
    Çalışma saatleri berbat ama çok dikkatli olamıyorsun. Open Subtitles البحيرة في فوضى لكنّك لا يمكن أن تكون حذر جدا
    Bir şeyler hissettiğin birine karşı neden bu kadar iyi olamıyorsun? Open Subtitles ما بك؟ كيف لا يمكنك أن تكون بهذه الروعة مع من تكنّ لها المشاعر؟
    Hep Ursula şöyle, Ursula böyle... veya, " Morgana, neden sende kardeşin Ursula gibi ... olamıyorsun!" Open Subtitles ودائما بسبب أورسولا هذا أو أورسولا هذا أو مورجانا.. لماذا لا تستطيعين أن تكوني مثل أختك
    Soho olmadan büyük bir şehir olamıyorsun anlaşılan. Open Subtitles على ما يبدو لا تصبح المدينة عظيمة إن لم تضم سوهو
    Göründüğün kadar sakin olamıyorsun. Ah, bu akşam uyuyamam. Open Subtitles لا يمكنك أن تكوني هادئة يا إلينور لن أستطيع أن أنام هذه الليلة
    Bütün bu olanlardan sonra hala bana karşı dürüst olamıyorsun. Open Subtitles لا اقدر ان اصدق بعد كل هذا الوقت لا يمكنك ان تكون صادقاً معي
    Sen niye hep böyle iyi bir adam olamıyorsun, baba? Open Subtitles لم لا تكون دائماً رجلاً طيباً هكذا يا أبي؟
    Benden istediğin her şeyi yaptım. Neden bir kereleğine bile mutlu olamıyorsun? Open Subtitles لقد فعلت كل ما طلبت مني لم لا تكون سعيداً ولو لمرة واحدة ؟
    Neden hayatında bir kere olsun namuslu olamıyorsun? Open Subtitles لماذا لا تكون صريحاً لمرّةٍ واحدةٍ في حياتك؟
    Ve şimdi bana sen benimleyken kendin gibi olamıyorsun gibi geliyor. Open Subtitles والان اشعر بانك لا تكون على طبيعتك حينما تكون معي
    Birilerinin hakkını yemedikçe mutlu olamıyorsun. Open Subtitles - توقفا ‫ - لا تكون سعيداً إلا بالتسبّب بالٔأذية ‫
    İşin içinde bir çocuk olunca aşırı dikkatli olamıyorsun. Open Subtitles حين يتضمن الأمر طفل، لا يمكن أن تكون حذر للغاية
    İşin içinde bir çocuk olunca aşırı dikkatli olamıyorsun. Open Subtitles حين يتضمن الأمر طفل، لا يمكن أن تكون حذر للغاية
    Neden geri dönüşümü seven adam olamıyorsun? Open Subtitles لمـا لا يمكن أن تكون الرجـل الذييحبإعـادةالتصنيـع!
    Bu aileye girdiğinde girip girmediğinden emin olamıyorsun. Open Subtitles عندما تكون من عائلة كهذه لا يمكنك أن تكون متأكداً أنك منها
    Neden benim gibi tembel bir hiç olamıyorsun? Open Subtitles لم لا يمكنك أن تكون كسول قذر مثلي ؟
    Niye biraz daha destekleyici olamıyorsun? Open Subtitles لماذا لا يمكنك أن تكون أكثر دعماً؟
    Tanrım, neden bir an olsun mutlu olamıyorsun? Open Subtitles ياالهي، لماذا لا تستطيعين أن تكوني سعيدة لـلحظة واحدة؟
    "Neden Lloyd Braun gibi olamıyorsun?" lafıydı. Open Subtitles " لماذا لا تصبح كـ لويد بورن ؟ "
    Annemle olan terapi seanslarımızdan birini hatırlıyorum, birbirimize bağırıyorduk ve o "Neden Teagan gibi olamıyorsun?" diye ağzından kaçırdı. Open Subtitles أتذكر جلسة علاج مبكرة مع والدتي حيث كنا نصرخ على بعضنا البعض إلى أن قالت بدون تفكير لماذا لا يمكنك أن تكوني مثل تيغان ؟
    Neden bu kadar utanmaz olamıyorsun? Open Subtitles لماذا لا يمكنك ان تكون وقح مثله؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more