"olamayacağımı" - Translation from Turkish to Arabic

    • لن أكون
        
    • لا أستطيع أن أكون
        
    • يمكن أن أكون
        
    • لن اكون
        
    • لن أصبح
        
    • لن اصبح
        
    • لا أستطيع القيام بالأمور
        
    • أنه لا يمكنني
        
    • أنني لا يمكن أن أقضيه
        
    • أني لا أستطيع
        
    • بأنني لا أستطيع
        
    Her zaman yanınızda olamayacağımı... ..düşünmek, kalbimi parça parça ediyor. Open Subtitles إن قلبي يموت حينما أظن بأنني لن أكون دائما بصحبتك
    Her zaman yanınızda olamayacağımı düşünmek, kalbimi parça parça ediyor. Open Subtitles إن قلبي يموت حينما أظن بأنني لن أكون دائما بصحبتك
    Benimle ayrıldığında, iyi bir doktor olamayacağımı bildiğin için yaptığını sanıyordum bunu. Open Subtitles عندما أنفصلتي عني حسبت أن السبب هو معرفتك أني لن أكون طبيباً عظيماً
    Evet, arkeolog olamayacağımı söyleyebilirsiniz. TED نعم، قد تستطيعون القول ،أني لا أستطيع أن أكون عالمة آثار.
    Senin kadar komik,zeki ve güzel bir kızla hiçbir zaman olamayacağımı biliyordum Open Subtitles علمت أنني لا يمكن أن أكون مع فتاة مضحكة وذكية ومرحة مثلك
    Özellikle kampanya müdürü olamayacağımı söylediğimde. Open Subtitles خاصة عندما ابلغته بأنى لن اكون المدير لحملته الانتخابية
    Ama on üç yaşına geldiğimde asla bir haham olamayacağımı anladım. Open Subtitles لكن عندما بلغت الـ 13 علمت أنني لن أصبح حاخاما أبدا
    Bak, hiçbir zaman profesyonel bir boğa güreşçisi olamayacağımı biliyordum, Open Subtitles أُنظري أنا أعلمُ أني لن أكون مُصارِعَ ثِيران محترف
    Seni ilk gördüğümde, geri kalan hayatımda her ne yapsam da, senin için yeterince iyi olamayacağımı anlamıştım. Open Subtitles أول مرة رأيتك، عرفت أني لن أكون مناسباً لكي أبداً مهما فعلت في ما تبقى من حياتي
    Hayatım boyunca tek bir adamla beraber olamayacağımı söyledim. Open Subtitles لكني أخبرته أني لن أكون لنفس الرجل لبقية حياتي
    Soğudu zaten. O salağa orada olamayacağımı söylemiştim. Open Subtitles يالها من غبيه لقد أخبرتها أني لن أكون هناك
    Lux döndüğünde, mükemmel bir anne olamayacağımı düşünerek çok korkmuştum. Open Subtitles عندما عادت لكس ، لقد كنت خائفة من أني لن أكون الأم المثالية
    Her zaman yanınızda olamayacağımı düşünmek, kalbimi parça parça ediyor. Open Subtitles للحصول على أي شيء, كما ..أريد أن أراك, إن قلبي يموت حينما أظن بأنني لن أكون دائما بصحبتك
    Bu yeni dünyada, yavaşça, gerçeklik yapaylığa ve yapaylık ise gerçeğe dönüyor. Ve ben artık gerçekte olmak istediğim kişi olamayacağımı ya da gerçekten düşündüğümü söyleyemeyeceğimi ve artık insanlığın tamamen benimle tanımlandığını hissetmeye başladım. TED في هذا العالم الجديد، ببطء، أصبح الواقع افتراضياً وأصبح الافتراضي واقعياً، وبدأت أشعر أني لا أستطيع أن أكون الذي أردت أن أكون أو أقول ما فكرت به فعلاً، والإنسانية في هذا الوقت متطابقة تماماً معي.
    Böylece devrimci olamayacağımı anladılar. Open Subtitles لقد أدركوا بأنّني لا أستطيع أن أكون ثوري
    Artık neden seninle olamayacağımı biliyorsun. Open Subtitles الآن، أنتِ تعرفين لماذا لا يمكن أن أكون معكِ
    Tuhaf, asla bir Zaman Efendisi olamayacağımı anlamamı sağlayan sendin. Open Subtitles هذا مضحك، لأنك من جعلتني أدرك أنني لا يمكن أن أكون ضمن سادة الزمن
    Sana yol göstermek için her zaman yanında olamayacağımı anladığımda iletişim kurmak için bir yola ihtiyacımız olacağını biliyordum. Open Subtitles عندما عرفت بأنني لن اكون معك دائما لأرشادك عرفت بأنني بحاجة إلى طريقة للتواصل
    Rahibe Veronika da asla senin kadar hızlı olamayacağımı söylemişti. Open Subtitles الاخت فيرونكا قالت أنى لن أصبح أبداً سريعة مثلكٍ
    Tanıdığım bütün yapımcılara benim istikrarsız olduğumu yeteneğimin abartıldığını ve asla bir sanatçı olamayacağımı söyledin. Open Subtitles قلت لكل منتج أعرفه اني غير مستقر ان موهبتي مبالغ في تقديرها اني لن اصبح فنانا ابداً
    Neden herkes benim entelektüel olamayacağımı düşünüyor? Open Subtitles لماذا يظن الجميع أنني لا أستطيع القيام بالأمور الراقية ؟
    Ve kelebekler gibi, bir daha tırtıl olamayacağımı fark ettim. Open Subtitles ومثل القراشة، أدركت أنه لا يمكنني أن أصبح شرنقة مجدداً
    Ve babamla olamayacağımı öğrendim. Open Subtitles و قد إكتشفت للتو أنني لا يمكن أن أقضيه مع أبي
    İlk kez biri bana sahip olamayacağımı söylüyor. Open Subtitles هذه المرة الأولى الذي يخبرني شخص ما بأنني لا أستطيع

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more