"olan küçük bir" - Translation from Turkish to Arabic

• صغيرة مع
• صغير و

Sırları olan küçük bir kızın saklanması için harika bir yerdi.
صنعت لاجل مخبىء عظيم لفتاة صغيرة مع اسرارها

Bir Minecraft sunucusu aldım. Biraz zaman geçirdim, yolları olan küçük bir köy inşa ettim ve büyük bir "Hoş geldiniz" tabelası dağın tepesine bir kır evi yaptım. Davetkâr bir hâle getirmeye çalıştım.
لذا قمت باستئجار خادم للعبة ماين كرافت، ثم قضيت بعض الوقت، بنيت فيها قرية صغيرة مع بعض الطرق وعلامة ترحيب كبيرة وتلك الشخصية وكوخ على قمة جبل، وحاولت جعلها مغرية.

Büyük hayalleri olan küçük bir kız Rachel--
إنها فتاة صغيرة مع أحلام كبيرة

Uyduruk hayâlleri olan küçük bir kız görüyorum.
أرى فتاة صغيرة مع أحلام عقيمة تلائمها

John, benim bir erkeğe ihtiyacım var. Oyuncak ayısı olan küçük bir çocuğa değil.
أنا بحاجة لرجل و ليس ولد صغير و دبدوبه

Yakın. Küçük anteni olan küçük bir kalem.
قريب.انه قلم صغير و مدى ارسال صغير

Küçük silahı olan küçük bir kız mı?
فتاة صغيرة مع مسدس صغير

Sol ayağında topuğunun hemen üzerinde doğum lekesi olan küçük bir Fae kızıydı.
فتاة (فاي) صغيرة مع وحمة على قدمها اليسرى تماماً فوق الكعب

Adı Dalerie ile kafiyeli olan küçük bir kız tanıyorum.
أعرف فتاة صغيرة مع اسم بقافية (دالري)‍‏

Yalnız başına olan küçük bir adam için... büyük laflar.
كلام كبير لرجل صغير و بمفرده