İhtiyacımız olan silahı yapmak için gerekli malzemeler sende. Geriye kalan tek şey gidip öldürmek. | Open Subtitles | لديك مكونات صنع السلاح الذي نحتاجه، ولا يبقى إلّا الذهاب للقتل. |
Sebep olan silahı tanımlayabilmek için çentiklerden mikrosil kalıp çıkartacağım. | Open Subtitles | وسوف أخذ ميكروسيل العفن من العنق لمعرفة ما اذا كان يمكنني تحديد السلاح الذي تسبب بها |
Buna sebep olan silahı belirleyebilirsek, bizi katilimize götürebilir. | Open Subtitles | إذا كنا نستطيع تحديد السلاح الذي تسبب في هذا |
Mark ortağını öldürecek olan silahı Wedeck'in emriyle iade etme konusunda tereddüt etmedi. | Open Subtitles | لم يتردد (مارك) بتسليم السلاح الذي سيقتل شريكه... أوامر (ويديك) |