A kişisini "Gümüş Kaşık" olarak adlandırıyoruz. Açık şekilde avantajlı ve kaderinde başarı olan kişi. | TED | نسمي الشخص أ "الملعقة الفضية" وهو الذي حظي بامتيازات واضحة وكان مقدرًا له النجاح. |
Şimdi mühendislikte bire bin oranını, bir tür büyütme olarak adlandırıyoruz ve herhangi bir şeyi aşırı hassas bir hâle getiriyor. | TED | حالياً في الهندسة، نسمي ذلك نسبة واحد-إلى-ألف نوعا من التضخيم، ويقوم بجعل شيء ما فائق الحساسية. |
Bugün onları, "çoklu-ilaç dirençli bakteriler" olarak adlandırıyoruz. | TED | اليوم، نسمي ذلك بـ "البكتيريا المقاومة للأدوية المتعددة." |
Bunu anahtar değişimi olarak adlandırıyoruz. | TED | نسمي هذا تبادل المفتاح. |
Bunu kriptolama algoritması olarak adlandırıyoruz. | TED | نسمي هذا خوارزمية التشفير. |
Biz bunları asteroitler olarak adlandırıyoruz. | TED | نسمي هذه الأجسام بالكويكبات. |
Sergey Orkut'dan bahsetti ki kendisi bu işi kendi zamanında yapmak istedi ve Google'da bunu " Yüzde 20 (zaman) kuralı" olarak adlandırıyoruz. bu düşünce şu; eğer Google'da çalışıyorsanız zamanınızın yüzde 20sini, iyi bir şeyler yapabileceğinizi düşündüğünüz bir şeyle harcarsınız. | TED | وقام سيرجي بذكر أوركيت، الذي هو شئ، تعرفون، أراد إنشاء أوركيت في وقته، نسمي هذا -- في قوقل، لقد وظفت هذا كوقت " عشرون في المائة"، والفكرة هي، عشرون بالمائة من وقتك، اذا كنت تعمل في قوقل، يمكنكم أن تفعل ما تظن أنه الأفضل لك. |