"olarak görmek" - Translation from Turkish to Arabic

    • رؤية
        
    Bunu bir bahçe olarak görmek yerine [Bu bir bahçe değil.] daha çok tam teşekküllü bir manav olarak görmemiz gerek. TED بدلًا من رؤية هذه كساحة فناء، علينا أن نفكر فيها كمتجر كامل الخدمات.
    Su sümbülünü değerli, estetik, dayanıklı, çetin, elastik olarak görmek, TED رؤية ورد النيل كشيء ذو قيمة كرمز جمالي دائم وقوي ومرن.
    Demokrasiyi sadece seçimler olarak görmek yaygın bir hayal kırıklığına yol açtı. TED أدت رؤية الديمقراطية كانتخابات فقط إلى خيبة أمل على نطاق واسع.
    Bu sabah herkesi Noel havasına girmiş olarak görmek güzel. Open Subtitles من الجميل رؤية الجميع فى روح العيد فى الصباح
    Diğer türlü, tüm yapacağı seni güzel yüzlü ve ateşli bir erkek olarak görmek olacak. Open Subtitles وإلا، كل ما ستفعله هو رؤية وجهكَ الجميل وجسدك المثير
    Riveralar gibi insanları korkmuş olarak görmek sorunları belirli bir perspektife yerleştiriyor. Open Subtitles رؤية أناس خائفين كعائلة الريفارز اليوم إنها حقا تضع مشاكلك لا تقارن بها
    Rate, sizin yerinize kendisini Shieldlands Jarl'ı olarak görmek istiyor. Open Subtitles ريت يتمنى رؤية نفسه يارل لشيلدلاند, بدلاً منكِ
    Mültecileri insani yardıma muhtaç kişiler olarak görmek yerine insani gelişim için onlara fırsatlar tanımalıyız. TED بدلا من رؤية اللاجئين على أنهم يعتمدوا بشكل حتمي على المساعدة الإنسانية، نحن بحاجة إلى توفير فرص لهم تسعى إلى ازدهار الإنسان.
    Eğer sokaklarımızı bir daha orak çekiçle pisletilmiş olarak görmek istemiyorsak, eğer bir başka Kızıl Aralık görmek istemiyorsak, hepimiz Mareşalin etrafında toplanmalıyız. Open Subtitles لو أننا لا نريد رؤية . . شوارعنا ملطخة لو أننا لا نريد ... ديسمبرالداميمرةأخرى
    Eğer sokaklarımızı bir daha orak çekiçle pisletilmiş olarak görmek istemiyorsak, Open Subtitles لو أننا لا نريد رؤية . . شوارعنا
    Günün ışıklarını özgür bir adam olarak görmek istiyorsan, bize... - ... Open Subtitles إن كنتَ تريد رؤية ضوء النهار ثانيةً كرجل حرّ، فستسلّمنا (سكوفيلد) و(بوروز)
    Matthew'i unvanı olan, mülksüz ve parasız bir akran olarak görmek mi? Open Subtitles رؤية "ماثيو" نبيلاً لا يمتلكُ أرضاً لديهِ لقب لكن لا موارد مالية لتسديدِ ثمنه؟
    Diğer insanları müşteri olarak görmek nasıl bir duygu? Open Subtitles ماذا يعني لكِ رؤية الآخرين كزبائن ؟
    Sen bölmeden önce Berlin'den buraya gelen ve arkanda oturan iki beyefendiyi özel olarak görmek istemiştim . Open Subtitles أود رؤية الرجلين الجالسين خلفك من قدموا عبر الطائرة من "برلين" لعقد لقاء فائق الخصوصية الذي تقاطعه الآن
    Bunu seçim öncesi anlaşmazlığa yol açmak için Ahn Sang Goo'yu kışkırtan malum grubun yaptığı siyasi bir manipülasyon olarak görmek mümkün. Open Subtitles من الممكن رؤية أن هذا كتلاعب سياسي من قِبل مجموعة معينة وهو ما دفع "آهن" لإثارة الجدل قبل الانتخابات الرئاسية.
    Kızı ve oğlanı canlı olarak görmek istiyorsan karanlık basmadan kalede ol. Open Subtitles "كُن عند القلعة قبل حلول الظلام "إذا كُنت تريد رؤية الفتاة والصبي "على قيد الحياة "
    Size sadece görgü tanığı yaklaşımının önemli noktalarını ifade etmek istiyorum. Çünkü birçok ayrıntısı olmasına karşın, bu yaklaşım büyük bir içeriksel değişimdir. Ancak bunun en önemli noktası; erkekleri failler ve kadınları kurbanlar olarak veya kadınları failler, erkekleri kurbanlar olarak görmek yerine cinsiyet ikiliğini kullanmaktır. TED وأريد فقط أن أعطيك الملامح الرئيسية لنهج المارة المتفرجين، لأنه تحول موضوعي كبير، على الرغم من أن هناك الكثير من التفاصيل، ولكن قلب ذلك، بدلاً من رؤية الرجال كجناة والنساء كضحايا، أو النساء كجناة، و الرجال كضحايا، أو أي تركيبة هناك.
    Bu halde kabileciliğimizi değişken olarak görmek zorundasınız. Birbirimizle daima savaşmaya mahkum olmuş değiliz. Ama asla sonsuz dünya barışımız olmayacak. TED لذلك عليكم رؤية القبلية كشيء يصعدُ ويهبطُ -- إنها ليست وكأنه محكوم علينا أن يقاتل أحدنا الآخر دومًا، لكن لن ننعمَ بالسلام العالمي أبدًا.
    Bilmiyorum ama Melissa beni babamın Ali'nin ölü olarak görmek istediğine ikna etti. Open Subtitles لا أدري، لكن تحاول (مليسا) إقناعي بأن أبي أراد رؤية (آلي) ميتة
    Eğer yoldaşın Jack'i canlı olarak görmek istiyorsan elmasları Babcock, 212 numaralı odaya getir. Open Subtitles لو أردت رؤية صديقك حياً يا (جاك)، فلتجلب الأحجار لفندق (بابكوك)، غرفة 212.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more