Bana ilginç gelen bu olay hakkında bir şeyler bilen iki adam da hasır altı etmek istiyor. | Open Subtitles | أن الرجلان الوحيدان اللذان يعرفان عن القضية كلاهما يريدان طيها |
olay hakkında onunla konuşmamalıyız bence. | Open Subtitles | لا أظن أننا من المفترض أن نتحدث عن القضية معها |
Ama şu anda olay hakkında fazla bir şey söyleyemem. | Open Subtitles | إسمع لا استطيع قول الكثير عن القضية الآن |
Sadece, olay hakkında birkaç bilgi almam gerek. | Open Subtitles | أنا هنا من أجل الحصول على بعض المعلومات حول الحادث |
Kütüphanenin oradaki olay hakkında konuşmak istiyorum. | Open Subtitles | أود فقط أن أتكلم معك حول الحادث خارج المكتبة. |
Maiyetindekilerin bu olay hakkında söylenti çıkarmadıklarından emin ol. | Open Subtitles | فقط تأكدي أن مرؤوسيكِ لن .يثرثروا بشأن الحادثة |
Fortitude'da olay hakkında seninle konuşan ya da öğrenmiş olabileceklerini düşünmene sebep olan bir şeyler oldu mu? | Open Subtitles | (هل من أحد في (فورتيتيود تحدث إليك بشأن الحادثة أو أوحى إليك بسبب للإعتقاد بأنهم ربما كانوا يعلمون بشأن الحادثة؟ |
olay hakkında olduğunu varsayıyorum. Çağrılacaktın. | Open Subtitles | أفترض لو الأمر عن القضية كنت فقط ستتصل ؟ |
Pekala, bu olay hakkında ne biliyoruz? | Open Subtitles | ارجعوا للعمل ما الذي نعرفه عن القضية ؟ |
olay hakkında bir şey bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أعرف شيئاً عن القضية |
Kentucky'deki olay hakkında ne biliyoruz? | Open Subtitles | ما الذي نعرفه عن القضية في (كنتاكي)؟ |
Tabi olay hakkında bana bilgi verirseniz. | Open Subtitles | لو أخبرتماني عن القضية... |
Olay... hakkında. | Open Subtitles | عن... القضية. |
olay hakkında çok az bilgi toplayabildik. | Open Subtitles | من القليل الذي نعرفه حول الحادث |