"olduğu kadar çabuk" - Translation from Turkish to Arabic

    • بأسرع ما
        
    • بأسرع وقت
        
    • أقرب وقت
        
    • باسرع
        
    Harika. Çok teşekkür ederim. Mümkün olduğu kadar çabuk olacağım orada. Open Subtitles عظيم – شكرا لك كثيرا سوف أكون هناك بأسرع ما يمكن
    Ne yazık ki ailevi durumlar yüzünden mümkün olduğu kadar çabuk işe girmem gerekiyordu. TED على أية حال، بسبب ظروف العائلة، أنا أيضاً بحاجة أن أبدأ العمل بأسرع ما يمكن.
    Ve daha sonra kendi kendime dedim ki, mümkün olduğu kadar çabuk bu düşünceyi aklımdan çıkarmalıyım. TED ثم قلت لنفسي، ينبغي أن أتخلص من هذه الفكرة أخرجها من عقلي بأسرع ما يمكن.
    Bu boşluğu mümkün olduğu kadar çabuk kapatmaya çalıştığınızı biliyorum. Open Subtitles أنا أعلم أنّكَ ستحاول إغلاق تلك الفجوة، بأسرع وقت ممكن
    Dufton'dan mümkün olduğu kadar çabuk ayrılmayı istemenize şaşırmadım. Open Subtitles أنا لست متفاجئا بكونك تريد أن تغادر دوفتون بأسرع وقت ممكن
    Rosa, cevabını mümkün olduğu kadar çabuk istediklerini söyledi. Open Subtitles أوه. قالت روزا أنهم يحتاجون إجابتك في أقرب وقت ممكن،
    Mümkün olduğu kadar çabuk geldim. Open Subtitles لقد اتيت باسرع ما يمكن لم اصدق بويد متورط
    Leslie'yi buradan mümkün olduğu kadar çabuk uzaklaştırmak istiyorum. Open Subtitles اريد ان اُبعد ليزلى عن هنا بأسرع ما يمكن
    Bize mümkün olduğu kadar çabuk geri dönerseniz size müteşekkir kalacağız. Open Subtitles إذا أنت يُمْكِنُ أَنْ تَعُودَ إلينا بأسرع ما يمكن، نحن نُقدّرُه، حَسَناً؟
    Bu nedenle mevcut yiyecek krizinin mümkün olduğu kadar çabuk üstesinden gelmek için etkin adımların atılması için tekrar yalvarıyorum. Open Subtitles لذلك أستجدى مرّة أخرى لتنشيط الإجراءات للتغلّب على الأزمة الغذائية الحالية بأسرع ما يمكن
    Bulabildiğiniz tüm güçle mümkün olduğu kadar çabuk saldırmak. Open Subtitles الهجوم بأسرع ما يمكننا.. بأقصى قوة يمكنكم تجميعها
    Orayı mümkün olduğu kadar çabuk görmek istiyorum. Open Subtitles أريد ألقاء نظرة على المكان بأسرع ما يمكن
    Mümkün olduğu kadar çabuk buradan gitmeliyiz. Open Subtitles علينا أن نغادر هذا المكان بأسرع ما نستطيع
    Size önerim, mümkün olduğu kadar çabuk taburcu olmaya çalışın. Open Subtitles حسنا، نصيحتي لكم أن تخرجوا بأسرع ما يمكن.
    Bu doğruysa, mümkün olduğu kadar çabuk buradan çıkmalıyız. Open Subtitles اذا هذا صحيح، يجب علينا الخروج من هنا بأسرع ما يمكن
    Tatlım dinle beni, mümkün olduğu kadar çabuk evden çıkmalısın. Birşeyler oldu. Open Subtitles يجب أن تخرجى من البيت بأسرع وقت شئ ما حدث ولا وقت للشرح
    Tamam biliyorum. Üzgünüm. Bunu sana mümkün olduğu kadar çabuk söylemeliyim. Open Subtitles نعم ، أنا أعرف ، لقد أردت فقط أن أقول لك هذا بأسرع وقت ممكن
    Polis'in mümkün olduğu kadar çabuk yola koyulmasını sağlayalım. Open Subtitles فلنجعل الشرطي الإتحادي يكمل طريق عودته بأسرع وقت ممكن
    - Mümkün olduğu kadar çabuk geleceğim. - Tamam. Open Subtitles ـ سأكون لديك في أقرب وقت ممكن ـ حسنا
    Lütfen mümkün olduğu kadar çabuk yazın. Open Subtitles اكتبوا لي في أقرب وقت ممكن.
    Mümkün olduğu kadar çabuk. Open Subtitles في أقرب وقت ممكن.
    Mümkün olduğu kadar çabuk kurtarma ekibini getireceğiz, tamam mı? Open Subtitles نحن نحتاج فريق انقاذ هنا باسرع وقت ممكن, حسنا؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more