Bana bunun bir ders olduğu söylendi. Bilgi istiyorum. | Open Subtitles | لقد أخبروني أن هذا كان فصلا أريد معلومات |
Bana, ürettiği malın beklediğim kaliteye göre aşağı yukarı aynı tutarlılıkta olduğu söylendi. | Open Subtitles | لقد أخبروني أن منتجه كان ملائماً تقريباً بالنسبة لجودة كنت أتوقعها |
Bana dünyadaki en iyi doktor olduğu söylendi. | Open Subtitles | تم إخباري أنه أعظم معالج في العالم |
Nadide bir parça, değil mi? Mycenaeliler'e ait olduğu söylendi. | Open Subtitles | إنه جميل ، أليس كذلك ، لقد أخبروني أنه أغريقي |
- Bana bir iş olduğu söylendi. | Open Subtitles | لقد تم اخباري بأن هناك عملٌ لي هنا |
Mesela, Katolik kiliselerde, bize, kararı başpiskoposun vermek zorunda olduğu söylendi. | TED | على سبيل المثال، في الكنائس الكاثوليكية، قيل لنا أن رئيس الأساقفة هو من سيتخذ القرار، |
Biza oranın Senatör Iselin'in yaz kampı olduğu söylendi. | Open Subtitles | لقد قيل لنا أنه المسكن الصيفى للسيناتور آيسلين |
Bize burada tüm jaffalar için özgürlüğe inanan pek çok kişi olduğu söylendi. | Open Subtitles | لقد قيل لي أن هنا العديد من الذي يؤمنون بالحرية لجميع الجافا |
Bana kendi yalnızlığında insanlarla artık muhabbet etmeyen suskun bir insan olduğu söylendi. | Open Subtitles | قيل لي أنه كان رجلاً قليل الكلام، في عزلته في منظمة الصحة العالمية، والآن ليس كثيراً في محادثة مع البشر. |
Ve bir de Birlik'in olduğu söylendi bir çok sahipliğin, yardım etmek için bir araya geldiği bir birlik. | Open Subtitles | *الإجابة *لا (وتم إخبارى أن هناك (جماعة والذين ستتوحد أيديهم العديدة لتقديم المساعدة |
Bir de Sembolist olduğu söylendi bulutlardaki ve başka nesnelerdeki işaretleri okuyabilen bir yorumcu. | Open Subtitles | تم إخباري أن هناك مترجم يمكنه أن يقرأ الإشارات |
- Çok şükür Tanrım. - 9'a kadar vaktimiz olduğu söylendi, doğru mudur? | Open Subtitles | حمداً لله لقد أخبروني أن أمامنا حتى التاسعه مساءاً أليس كذلك؟ |
Bana, ürettiği malın beklediğim kaliteye göre aşağı yukarı aynı tutarlılıkta olduğu söylendi. | Open Subtitles | لقد أخبروني أن منتجه كان ملائماً تقريباً بالنسبة لجودة كنت أتوقعها |
Şimdi, bana, elinde diğer kurbanların hakkında paylaşacağın bilgiler olduğu söylendi. | Open Subtitles | الآن,لقد أخبروني أن لديك معلومات عن ضحايا آخرين من ضحاياك. |
Üzgünüm ama hesaplamaları karşılayacak yeterli enerjinin olduğu tek terminalin bu olduğu söylendi. | Open Subtitles | آسف، أخبروني أن هذه المحطة الوحيدة القادرة على حساب تلك المعطيات |
Bana suyla alakalı olduğu söylendi. | Open Subtitles | لقد تم إخباري أنه آمر يتعلق بالماء |
Bir baskın olduğu söylendi. | Open Subtitles | إنه أنا تم إخباري أنه كانت هُناك غارة |
Valflerdeki teknik bir arızadan ötürü olduğu söylendi. | Open Subtitles | أخبروني أنه كان عطلاً في أحد الصمامات |
Bana yukarda olduğu söylendi. | Open Subtitles | أخبروني أنه في الطابق العلوي |
Bana kalbin çok özel, genç bir adama ait olduğu söylendi. | Open Subtitles | ...لقد تم اخباري بأن قلبي يعود الى شاب مميز جدا |
Sizin silahlarınızın sağlam olduğu söylendi. | Open Subtitles | لقد قيل لنا أن أسلحتكم ذات قدرة هائله |
Bugün sınırda yapılan sıradan bir şey olduğu söylendi. | Open Subtitles | قيل لنا أنه كان على حدود أرض اليوم على أنه عمل يومي |
Saygısızlık, mikrofonun kapalı olduğu söylendi. | Open Subtitles | مع كل احترامي ، لقد قيل . لي أن الميكرفون كان مغلقاً |
Ardından heykeli açacağız, ki bana korkunç olduğu söylendi. | Open Subtitles | ثم سنقوم كشف النقاب عن التمثال، الذي قيل لي أنه مرعب. |
- Ormanın Ruhu mu? Bana oradaki bütün hayvanların çok büyük olduğu söylendi. Tıpkı eski çağlardaki gibi. | Open Subtitles | لقد قيل لي ان الوحوش هناك عملاقه كما كانت في العصور الغابرة |
Bir de Sembolist olduğu söylendi bulutlardaki ve başka nesnelerdeki işaretleri okuyabilen bir yorumcu. | Open Subtitles | (إنها تعتقد أن السيد (هييب) هو (الحارس (تم إخبارى أن هناك (الرمزى *أى البارع فى تفسير الرموز* مُفسر يستطيع قراءة علم الغيب وأشكال أخرى |
Ve bir de Birlik'in olduğu söylendi bir çok sahipliğin, yardım etmek için bir araya geldiği bir birlik. | Open Subtitles | هذه لا و تم إخباري أن هناك عصبة يديهم ستجتمع لتساعد |