Ama sonra onunla olduğum zaman ne bileyim yanında duramıyorum. | Open Subtitles | لكن .. لكن عندما أكون معها أنا فقط لا افهمها |
Gerçekten tam o anda olduğunuz zaman, ben o anda olduğum zaman, ifade kanalları açık oluyor. | TED | عندما تكون تماما في اللحظة ، عندما أكون تماما في اللحظة ، سفينة التعبير تفتح |
Hazır olduğum zaman çıkacağım. Asla gün ışığında olmaz. | Open Subtitles | سأخرج عندما أكون مستعدة و ليس أبدا فى ضوء الشمس |
Öyle başıboş bir hayvan değil bir kurt olduğum zaman işte o zaman sana havlayacağım. | Open Subtitles | عندما أصبح ذئبا لا كلبا شاردا عندها سأنبح بأعلى صوتي. |
Bayan Minnie Littlejohn'a söyle, orada olduğum zaman orada olacağım. | Open Subtitles | اخبري سيدة ميني ليتنجن اني سأكون هناك عندما اكون هناك |
Hazır olduğum zaman taşınacağım ve kimsenin bu konuda başımın etini yemesini istemiyorum. | Open Subtitles | سوف أنتقل حين أكون مستعداً، ولا أحتاج أحد أن يلح علي بسبب هذا |
Daha önce sunmuşlardı. Hazır olduğum zaman onları görürüm. | Open Subtitles | لقد فعل من قبل، سأراهما عندما أكون متأهبًا |
Gün boyu burada olduğum zaman, burada yokmuşum gibi davranacaksın. | Open Subtitles | عندما أكون هنا طوال النهار عليك أن تدعي بأنني لست هنا |
Sinirli olduğum zaman çok soru sorarım. | Open Subtitles | وأسأل الكثير من الأسئلة عندما أكون متوترا |
Ve orada olduğum zaman ben buna inanıyorum. | Open Subtitles | عندما أكون هناك، أصدق ما يجري هناك أيعقل ألا يكون الأمر حقيقياً؟ |
Arada sırada yorgun olduğum zaman. Hepsi bu. | Open Subtitles | بين كل حين وآخر عندما أكون متعبه هذا كل ما في الأمر |
Anne,başarılı olduğum zaman bütün bu gizemi bitireceğim. | Open Subtitles | أمي . عندما أكون ناجحة سينتهي هذا البؤس لن تكون هنالك سوى أيام سعيدة |
Ama seninle olduğum zaman, şok iyi, şok rahat hissediyorum. | Open Subtitles | لكن عندما أكون معك، تطيب نفسي إليك، أشعر بالاسترخاء. |
Neden kendim olduğum zaman öyle olamıyor? | Open Subtitles | لمَ لا يكون الوضع جيّدًا معها عندما أكون أنا؟ |
Söyledim ya, hazır olduğum zaman konuşuruz. | Open Subtitles | أخبرتك , سوف نتحدث عن ذلك عندما أكون مستعدة. |
Zengin olduğum zaman sana kendi gemini alacağım. | Open Subtitles | يافتى، عندما أصبح غنيّـاً سيجعلك تملك سفينة |
Sıradan bir vatandaş olduğum zaman umarım daha yakın arkadaş oluruz. | Open Subtitles | عندما أصبح مواطناً عادياً أتمنى أن نصبح أصدقاء أفضل |
- Harekete geçmeye hazır olduğum zaman haber vereceğim. | Open Subtitles | عندما اكون مستعداً للحركة . سأكون علي اتصال معكم |
Popüler olduğum zaman cehennem soğuktu. | Open Subtitles | سيكون يومًا باردًا في الجحيم حين أكون محبوبة |
Yani, hazır olduğum zaman isterim. | Open Subtitles | أوه، أعني، في يوم من الأيام عندما أنا مستعد. |
Bakın çocuklar, mimar olduğum zaman, tek bir hayalim vardı. | Open Subtitles | "إنها حقاً فعلت،أترون يا أولاد" "حينما أصبحتُ مهندساً معمارياً،كان لدي حلمُ واحد" |
Seninle birlikte olduğum zaman başıma bir şey geliyor. | Open Subtitles | أنا حينما أكون معك دائما أصاب بأذى في النهاية كل مرة أضمن ذلك |
İşte olduğum zaman, hemen buraya gelmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد التواجد هنا وعندما أكون هنا |