"olduğumu düşünüyorsunuz" - Translation from Turkish to Arabic

• تعتقد أنني
• تظنني
• تعتقدين بأنني
• تعتقدون أنني
• تعتقدون بأني
• تعتقدون أني
• تحسبونني

- Deli olduğumu düşünüyorsunuz.
هل تعتقد أنني مجنون. نعم، أنا أعمل.

Hayır, anlatmayacağım çünkü deli olduğumu düşünüyorsunuz.
لن أفعل ذلك لأنك تعتقد أنني معتوه

! Sıkıcı olduğumu düşünüyorsunuz ve beni hiç ziyaret etmiyorsunuz ve sizi beklemekten bıktım!
تظنني مملاً ولا تزورني أبداً وأنا تعبت من انتظارك

Ne? ! Sıkıcı olduğumu düşünüyorsunuz ve beni hiç ziyaret etmiyorsunuz ve sizi beklemekten bıktım!
أبداً تزورني ولا مملاً تظنني انتظارك من تعبت وأنا

Benim nüfuzlu, kibirli ve zengin olduğumu düşünüyorsunuz.
أنتِ تعتقدين بأنني ذات نسب ونزقة وثريّة

Belki de bu noktada saf bir idealist olduğumu düşünüyorsunuz?
ربما في هذه المرحلة، هل تعتقدون أنني مثالية؟

Sadece dokunulmaz bir köylü, bir zavallı olduğumu düşünüyorsunuz.
أنتم تعتقدون بأني رئيس محضور لمسه تابع ,كادح

İkinizde benim salak olduğumu düşünüyorsunuz, değil mi?
أنتم جميعا تعتقدون أني غبي أليس كذلك؟

Yani yetenekli olduğumu düşünüyorsunuz.
لذلك تعتقد أنني موهوب.

- Çünkü casus olduğumu düşünüyorsunuz.
لأنك تعتقد أنني جاسوسة

Bay Baum benim bir parazit olduğumu düşünüyorsunuz değil mi?
أنت تعتقد أنني طفيلي اليس كذلك يا سيّد (بوم)؟

Kahin'e ihanet edenin ben olduğumu düşünüyorsunuz değil mi?
تعتقد أنني الشخص الذي خان (العرّافة)، أليس كذلك؟

İyi, siz benim neden burada olduğumu düşünüyorsunuz?
حسنا,لما تظنني قد جئت هنا؟ للمتعه؟

Benim korkunç bir evlat olduğumu düşünüyorsunuz değil mi?
أحبك وداعاً آسفة ربما تظنني إبنة سيئة

- Müptelâ olduğumu düşünüyorsunuz. - Öyle demediğimi söyledim.
لا يمكنني - لأنك تظنني مدمناً للمخدرات -

Benim nüfuzlu, kibirli ve zengin olduğumu düşünüyorsunuz. Babam bir senatör.
أنتِ تعتقدين بأنني ذات نسب ونزقة وثريّة

Korkunç bir baba olduğumu düşünüyorsunuz.
تعتقدين بأنني أبٌ سئ جداً

Ama ne hikmetse oraya ait olduğumu düşünüyorsunuz.
لكن كما يتضح أنكم يارفاق تعتقدون أنني أنتمي لهذا المكان لسبب ما.

Suçlu olduğumu düşünüyorsunuz değil mi?
تعتقدون أنني مذنبة أليس كذلك ؟

Siz ve arkadaşlarınız Emil'in cinayetiyle alakalı olduğumu düşünüyorsunuz.
انت وزميلتك تعتقدون بأني مذنب بجريمة قتل ايميل

Yok, anlıyorum. Geri zekâlı olduğumu düşünüyorsunuz. - Hayır!
كلا , قد فهمت تعتقدون بأني أحمق

Bakın, ne yaptığımı veya kim olduğumu düşünüyorsunuz bilmiyorum ama...
لا أعرف ما الذي تعتقدون أني فعلته أوماتظنونأني ...

O zamandan beri, iyiliksever birisi olduğum için yeni bir sayfa açtım fakat görünen o ki, sizin saygınızı ve bağlılığınızı kazanması gereken kişinin ben olduğumu düşünüyorsunuz.
منذئذٍ وبإحسان منّي، نسيت ما جرى. لكن يتّضح أنّكم تحسبونني من يتعيّن أن يكسب احترامكم وثقتكم.