"olduğumuz sürece" - Translation from Turkish to Arabic

    • طالما نحن
        
    • طالما أننا
        
    • ما دمنا
        
    • طالما كنا
        
    • طالما نحنُ
        
    • مادمنا
        
    • طالما بقينا
        
    • متى وجد
        
    • وطالما أننا
        
    • لطالما نحن
        
    Hayatta olduğumuz sürece peşimizi bırakmaz ve bulduğunda da öldürür. Open Subtitles سيطاردنا طالما نحن على قيد الحياة. وسيقتلنا عندما يعثر علينا.
    Sessiz olduğumuz sürece, burada sizin dışarıda olacağınızdan daha güvenli oluruz. Open Subtitles طالما نحن هادئون، نحن سَنَكُونُ أكثر أماناً هنا أكثر من الخارج
    Zamanla yarışıyor olduğumuzun farkına olduğumuz sürece bizim için sorun olmaz, Sayın Başkan. Open Subtitles ليست لدىّ مشكلة فى هذا, سيدى الرئيس طالما أننا ندرك أننا نسابق الزمن
    Peki, koca kıçlar konusunda olduğumuz sürece... Open Subtitles إذا. طالما أننا في موضوع المؤخرات الكبيرة
    Her neyse, ikimiz burada olduğumuz sürece korkmanıza gerek yok. Open Subtitles ولكن لا يجب ألا تكون خائفا ما دمنا نحن بجانبك
    Birbirimize karşı dürüst olduğumuz sürece, her şey önemsiz, değil mi? Open Subtitles طالما كنا صريحين مع بعضنا من الآن فصاعداً مهما حدث، أصحيح؟
    Ama burada olduğumuz sürece benim sorumluluğumda, değil mi? Open Subtitles لكنه مسؤوليتنا طالما نحنُ هُنا , أليس كذلك ؟
    Çünkü birlikte olduğumuz sürece, nerede yaşadığımızı kim sikler ki? Open Subtitles نعم, لأنه مادمنا معاً من يهتم لأين نسكن, اليس كذلك؟
    Biz bu teknede olduğumuz sürece, ben ilgilendiğim sürece, kaptan sensin. Open Subtitles طالما نحن على هذا المركبِ، بقدر تعلق الأمر بي، أنت القائدَ.
    Arkadaş olduğumuz sürece, "bir tür akraba" olmaya itirazım yok. Open Subtitles أنا لا أمانع كوني نوع من الأقرباء طالما نحن أصدقاء حسن
    Biz burada olduğumuz sürece bir daha o sireni öttürme! Open Subtitles لا ضربة صافرة هذا مرة أخرى طالما نحن هنا.
    Benny, burada misafir olduğumuz sürece bana yardımcı olmanı istiyorum. Open Subtitles طالما نحن ضيوفَ هنا، أَحتاجُك لمُسَاعَدَتي.
    Jesse Jackson'ın bir konuşmasında duydum gerekli olduğumuz sürece işe yarar olduğumuzun farkına varmalıyız diyordu. Open Subtitles سمعت كلمة من جيسي جاكسون ، قائلا علينا أن نعترف اننا فقط مفيدة طالما نحن اللازمة.
    Her zaman benim sırrımı öğrenmeye çalışacak birisi olacaktır, ve birlikte olduğumuz sürece, onun her hareketi izlenecektir. Open Subtitles دائماً يوجد شخص ما يحاول أن يكتشف أمري، طالما أننا سويةً سوف يراقبون كل حركة منها
    Her zaman benim sırrımı öğrenmeye çalışacak birisi olacaktır, ve birlikte olduğumuz sürece, onun her hareketi izlenecektir. Open Subtitles دائماً يوجد شخص ما يحاول أن يكتشف أمري، طالما أننا سويةً سوف يراقبون كل حركة منها
    Sessiz olduğumuz sürece, yakalanmadan devam edebiliriz. Open Subtitles طالما أننا هادئون, فسنكون قادرين على الطيران من خلاله دون أن يُقبض علينا
    Otobüste olduğumuz sürece bize bir şey yapamaz. Open Subtitles ما دمنا نبقى على متن الحافلة لا يمكنه أذيتنا، صحيح؟
    Burada olduğumuz sürece güvendeyiz. Yiyeceğimiz ve yeterince suyumuz var. Open Subtitles نحن بأمان ما دمنا هنا فلدينا مؤن وماء وفير
    Gündemimizin ne olduğu konusunda gerçekten net olduğumuz sürece, gerçekleşmeyi bekleyen küresel bir hareket var ve bu hareket, tamamen tartışmasız olan bu düşünceyi desteklemeye hazır. TED وانا اظن طالما كنا واضحين حول ما هو برنامجنا , هناك خطوة عالميه في انتظار ان تتخذ ومستعده للحصول علي ما وراء هذه الفكره الغير مثيره للجدل تماما
    Birlik olduğumuz, birlikte olduğumuz sürece onların olabileceklerinden daha güçlüyüz. Open Subtitles طالما نحن مُتحدّون، طالما نحنُ في هذا الأمر معًا. أنّنا أقوى بكثير ممّا قد يكونوا أبدًا
    Biz birlikte olduğumuz sürece hiçbir şey kötü gidemez. Open Subtitles لاشيء يُمكن أن يحدث . مادمنا نملك بعضنا لبعض
    Birlikte olduğumuz sürece, bize hiçbir şey olmaz. Open Subtitles يا رفاق، طالما بقينا معاً، سنكون بخير
    Bizler Kral olduğumuz sürece toprak var olacaktır. Benim yerime geçeceksin. Open Subtitles متى وجد ملك وجدت الأرض
    Mavi toza sahip olduğumuz sürece, sarı tozumuz hiç bitmeyecek. Open Subtitles وطالما أننا نملك الغبار الأزرق لن ينفذ غبار الطيران أبدًا
    Hazır olduğumuz sürece amacımıza ulaşacağımızı biliyoruz. Open Subtitles و لكن لطالما نحن مستعدون فاعلموا أننا سننجح - نعم -

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more