"olduğuna göre" - Translation from Turkish to Arabic

• بما أنك
• بما أن
• بما أنه
• بما أننا
• بما أنها
• بما انه
• وبما أنك
• بما أنكِ
• بما أنّ
• بما أنّك
• بما ان
• وبما أنّك
• بما أنّكِ
• بما انك
• بما أنني

Bandoyla bu kadar fazla sorunun olduğuna göre... belki de onlarla arkadaş olmalısın.
بما أنك تعاني من مشاكل مع الفرقة فربما يجب أن تعمل صداقات معهم

Artik resmen bu dünyadaki en büyük jüri olduğuna göre,
حسناً و الآن بما أنك رسمياً أفضل حكم في العالم

Tüm para senin olduğuna göre, bende kendime para bulmanın yolunu bulmalıyım.
بما أن كل المال لك , ففكرت بطريقة أجني بها المال لنفسي

Genetik olduğuna göre anne ya da babasında da vardır.
لذا نغش بما أنه وراثي الأم او الأب مصابون ايضا

Yarın olduğuna göre, 15 dakika içinde seni arayacağım.
و بما أننا في الغد بالفعل سأتصل بك خلال 15 دقيقة

Artık yalnız olduğuna göre her öğleden sonra ofisime gelmemesi için bir neden yoktu.
ببراءة حتّى, طبعي الطيب. الآن بما أنها صارت حرّة، هل ستهرع إلى مكتبي كل ظهيرة؟

Artık evlenecek olduğuna göre ondan hoşlandığımı öğrenirse kesin "Defol" diyecektir değil mi?
الان بما انه سيتزوج الان ان علم انني احبه سيطلب مني المغادرة صحيح؟

Şu anda burada sen olduğuna göre Boyd, Darryl adına açıklasana.
بما أنك هنا هذه اللحظة لماذا لا تشرح لنا بإسمه ؟

Artık bizimle olduğuna göre, ismini Lilly'nin okuluna bildirmesi gerekir.
ويجب ان يضيفك الى لائحة المراسلة بما أنك الآن معنا

Sana bir not yazacaktım, Ama burada olduğuna göre sana söyleyebilirim.
كنت أريد أن أكتب إليك، ولكن بما أنك هنا الآن سأقول لك

Marangoz olduğuna göre, raflarımı sökebilir misin?
بما أنك نجار, أبإمكانك أن تُشيّد رفوف سكني؟

Evet, arefleksi Miller Fisher anlamına gelebilir, ama refleksleri kayıp değil zayıf olduğuna göre, hiç bir anlamı yok.
نعم، انعدام المنعكسات قد يعني متلازمة ميلر فيشر لكن بما أن المنعكسات ضعيفة لا غائبة فهذا لا يعني شيئاً

Kurban Asyalı olduğuna göre üstünde Çince karakterleri olan bir kâğıt bulman mantıklı.
بما أن الضحية آسيوية من المنطقي أن نجد ورقة تحتوي على كتابة صينية

Plan nasıl olsa onları tutuklamak olduğuna göre büronun ödeme falan yapması gerekmez.
ونقوم بمنافسة الجميع بما أن الفكرة متعلقة بالقبض عليهم جميعا على كل حال

Bu bir yetenek yarışması olduğuna göre işin içine biraz yetenek katalım dedik.
بما أنه عرض للمواهب , نعتقد أنه يجب أن تتواجد فيه بعض مواهب.

Üçü de bizde olduğuna göre, harita neye benziyor?
.. بما أننا الآن لدينا الثلاثة كيف تبدو الخريطة ؟

Sence, bu okulun son gecesi olduğuna göre ve belki bir daha onu hiç görmeyeceğim için... acaba benimle dans eder mi?
هل تعتقدين بما أنها آخر ليلة لنا في المدرسة وأنني لن أراه ثانية - سيقوم بالرقص معي? - أراهن بأنه سيفعل ذلك

Tatlım, artık tavanda bir delik olduğuna göre... belki de burası yeni bir merdiven için kullanılabilir.
بما انه بات لدينا فتحة في السقف فكرت بأنه يمكن ان يصبح مكانا جديدا للسلم ان ينتهي

Ve ordudaki en yakın arkadaşım sen olduğuna göre, işte başlıyorum.
وبما أنك كنت أفضل صديق لى .. فى الجيش فقد أخترت أن أكتب لك

Bir bisiklet sürücüsü olduğuna göre öğrenmen gereken bir şey daha var.
.. والآن، بما أنكِ فتاة تحبّ الدراجات ثمّة شئ آخر عليكِ تعلّمه

Artık izole edilmiş bir numunem olduğuna göre zehir taslağını çıkartabilirim.
بما أنّ لدي عينة معزولة الآن، يمكن أن أقوم بتحليل للسموم.

O kadar zengin ve güçlü olduğuna göre senin için ne yapabileceğimizi anlamakta zorlanıyorum.
بما أنّك قويّ وثريّ جدّاً، ماذا بإمكاننا أن نقدّم لك؟

Bir yol olduğuna göre buralarda bir kasaba olmalı.
لا شك اننا قريبون من مكان ما بما ان بجانبنا طريق

Sen buraya 5 dakikalık mesafede olduğuna göre buraya gelip bana kefil olabilir misin?
وبما أنّك على بعد خمس دقائق، فهلاّ أتيت إلى هنا وكفلتني هنا إذا حدث أيّ شيء؟

Şimdi artık evli olduğuna göre, çok daha fazla gıpta edilen biri olacaksın.
لكن بما أنّكِ متزوجة سيكون الأمر مطمعاً لك أكثر من أيّ وقت مضى

Onların o küçük öğrenci derneği kampanyalarının arkasındaki fikir babası sen olduğuna göre flaş haberi veren ilk ben olayım.
بما انك المدبر وراء كل هذا هذه الحملة الرائعة لمجلس الطلبة دعينى اكون الاولى فى سرد الاخبار

Bir mürebbiye olduğuna göre haftada 28 gün nasıl oluyormuş bana açıklayabilirsin!
بما أنني قابلتكِ أيتها المعلمة فكرت في أن تشرحي لي مفهوم الثماني والعشرين يوماً كأسبوع