Dediler ki, "Bakın, bunun ne olduğunu bilmiyoruz, ama programla ilgili yaptığımız gözlemler itibariyle biliyoruz ki bu ihtiyacımız olan her şeydir." | TED | اترى , نحن لا نعلم ما هو , ولكننا نعلم كل ما نحتاجه ان يكون استنادا إلى الملاحظات وهذا ما قمنا به من خلال البرنامج |
Bomba olduğunu bilmiyoruz. Bu uçağı ele geçireceğim. | Open Subtitles | نحن لا نعلم ان كانت على الطائرة ام لا انا من يعطي الاوامر هنا |
- Yavaş ol ahbap. Kim olduğunu bilmiyoruz ve kaza görmüyorum. | Open Subtitles | أولا، نحن لا نعرف من أنت ثانياً، نحن لا نرى حادثاً |
- Protomolekül bir şey inşa ediyor ama ne olduğunu bilmiyoruz. | Open Subtitles | جزيء بوتو يقوم ببناء شيء ما و نحن لا نعرف ماهو |
Sorun şu ki buradaki buzun altında ne olduğunu bilmiyoruz. | Open Subtitles | تكمن المشكلة بأننا نجهل حقاً ما ينتظرنا تحت الجليد هنا |
Evet, durumdan haberdarlar. Sorun şu ki, kim olduğunu bilmiyoruz. | Open Subtitles | انهم على علم المشكلة هى أننا لا نعرف مَن هو |
İyi adam mı, kötü adam mı olduğunu bilmiyoruz. | Open Subtitles | ونحن لا نعرف إن كان الشّخص الصالح أمالشّخصالطالح. |
Biz onun önsezilerinin ne olduğunu ve onun nerede olduğunu bilmiyoruz. | Open Subtitles | أنا أعنى أننا لا نعرف ما هى رؤياه أو أين هو |
Kim olduğunu bilmiyoruz. | Open Subtitles | نحن لا نعلم من هو كلّ ما نعلمه أن التبادل |
Sorun şu ki, Jonas, ne kadar zamanımız olduğunu bilmiyoruz. | Open Subtitles | المشكلة هي نحن لا نعلم كم من الوقت لدينا |
Olympus'un dışında kimin bu yer aletlerine sahip olduğunu bilmiyoruz. | Open Subtitles | لا توجد دلائل علي وجود مُتمردين من خارج اولمبيس نحن لا نعلم من يمتلك اولائك المقاتلون الحديديون |
Bu kuralların henüz ne olduğunu bilmiyoruz, ancak bu da peşinde olduğumuz şey zaten. | TED | نحن لا نعرف ما هي تلك القوانين بعد، ولكن هذا ما نبحث عنه. |
Henüz neden olduğunu bilmiyoruz. | TED | نحن لا نعرف حتى الآن بالضبط ما سبب ذلك. |
Bazı belgelerin imha edildiğini söyledi. Kağıtlarda ne olduğunu bilmiyoruz. | Open Subtitles | و تقول أن هناك مستندات تم تدميرها و نحن لا نعرف ما كان في تلك الأوراق |
Sorun şu ki buradaki buzun altında ne olduğunu bilmiyoruz. | Open Subtitles | تكمن المشكلة بأننا نجهل حقاً ما ينتظرنا تحت الجليد هنا |
Fakat bunu gerçekleştirenin Marwan mı yoksa başka biri mi olduğunu bilmiyoruz. | Open Subtitles | ولكننا لا نعرف إن كان (مروان) أم شخص اخر هو من أطلقها |
Etrafımızdaki açık alanda çok şey var ve çoğu zaman toprağın altında ne olduğunu bilmiyoruz. | TED | هناك الكثير من الأماكن حولنا، وفي معظم الوقت لا نعرف ما تحت الأرض. |
Bu da demektir ki nöbetlere neyin sebep olduğunu bilmiyoruz. | Open Subtitles | مما يعني أنه لا فكرة لدينا عم يسبب السكتات |
Bakın, karşımızdaki şeyin ne olduğunu bilmiyoruz bu yüzden aşırı bulaşıcı gibi davranacağız. | Open Subtitles | أُنظروا... نحنُ لا نملك فكرة عن طبيعة هذا الشيء لذا سنعتبره عاملاً نشطاً... |
Orada ne tür korumaların olduğunu bilmiyoruz bile. | Open Subtitles | ليس لدينا أدنى فكرة عن أي وسائل حماية أخرى موجودة. |
Ama sorun şu ki gerçek babamızın kim olduğunu bilmiyoruz. | Open Subtitles | ولكن المشكلة أننا لا نعلم من هو والدنا الحقيقي, هل نعلم؟ |
Diğer pıhtıları önlemek için heparin vermeye başladım ama hâlâ neler olduğunu bilmiyoruz. | Open Subtitles | بدأتُ معها بالهيبارين لمنع جلطات أخرى، لكنّنا ما زلنا لا ندري ما يحدث |
Tam olarak ne olduğunu bilmiyoruz, ama yol açtığı şey yaşlanmaya benzer erken dejenerasyon. | Open Subtitles | نحن لا نَعْرفُ بالضبط ما هو، لكنة يعادل فساد مبكر في الانسجة و هو الذي يحدث في الشَيْخُوخَة. |
Eğer orada değilse nerede olduğunu bilmiyoruz demektir. | Open Subtitles | ان لم يكن هنا عندئذ نحن لانعرف اين مكانه |
Kim ve nerede olduğunu bilmiyoruz, ama öleceklerini biliyoruz. | Open Subtitles | نحن لانعلم من واين ولكن نعلم انهم سيموتون |