Annem böyle yapar, daha önce garip olduğunu farketmemiştim. | Open Subtitles | أمي تفعل ذلك لم أدرك أن ذلك كان غريبا من قبل |
Mağazada çalışmanın onun için bu kadar önemli olduğunu farketmemiştim. | Open Subtitles | لم أدرك أن العمل في المتجر يعني الكثير لها |
Kings'in bu kadar yenilikçi olduğunu farketmemiştim. | Open Subtitles | لم أدرك أن الملوك كانوا مُتقدمين إلى ذلك الحد |
Orospulara karşı hassasiyetin olduğunu farketmemiştim. | Open Subtitles | لم أكن أدرك أنه لديك بقعة لينة للعاهرات |
Senin Lincoln olduğunu farketmemiştim seni özgürlükçü Yanki... | Open Subtitles | لم أحسبكَ من محبى لنكولن، جى تى |
Bu konuları anlatmamın savunma amaçlı olduğunu farketmemiştim. | Open Subtitles | لم أدرك أن وضع الحقائق أمراً دفاعياً |
O kadar geç olduğunu farketmemiştim. | Open Subtitles | لم أدرك أن الوقت متأخر جداً. |
- Bu kadar geç olduğunu farketmemiştim. | Open Subtitles | لم أدرك أن الوقت تأخر جدّا |
Orospulara karşı hassasiyetin olduğunu farketmemiştim. | Open Subtitles | لم أكن أدرك أنه لديك بقعة لينة للعاهرات |
Senin Lincoln olduğunu farketmemiştim seni özgürlükçü Yanki... | Open Subtitles | لم أحسبكَ من محبى لنكولن، جى تى |