Omuzların biraz fazla geniş, ama onun dışında oldukça güzel. | Open Subtitles | الكتفين عريضين قليلاً لكن غير ذلك , جميلة جداً |
Çelik endüstrisi tasarım endüstrisinin oldukça önünde. Eğer bundan yeterince yararlanırsanız kiriş ve kolonların tek bir sistem içinde birbirine eklemlenebildiğini düşünmeye başlarsınız.. ki bu yöntem oldukça etkili aynı zamanda dekoratif efektler... ve biçimsel efektler üretir. Bu efektler oldukça güzel ve canlıdır. | TED | صناعة الصلب حتى الآن متقدمة على صناعة التصميم التي إذا قمت بالاستفادة من ذلك يمكنك حتى بالبدء في التفكير في العوارض والأعمدة منضوية جميعاً في نظام واحد وهو ذو كفاءة عالية ، ولكنها أيضاً تنتج آثاراً زخرفية وأثاراً خطيَّة و هي جميلة جداً وعضوية. |
Bu şekli altı boyutta çevirdiğimizde oldukça güzel şekil görüyoruz. | TED | يمكنننا تدوير هذا النمط على شكل سداسي الابعاد.. لنرى بأنه جميل جدا. |
Burada oldukça güzel bir yaşantın var. Yerinde olsam, bunu mahvetmem. | Open Subtitles | لديك شيئ جميل جدا هنا أنا لن أدمره لو كنت في مكانك |
Ve fotoğrafları çekerken iyi bir iş çıkarırsanız, sonuç oldukça güzel ve ayrıca oldukça gerçekçi olabilir. | TED | وإن تمكنت من التقاط الصور بنجاح تحصل على نتائج جميلة جدا وواقعية جدا أيضا |
Yardımcı olur mu bilmiyorum fakat bayan oldukça güzel. | Open Subtitles | أنا لا أعرف ما إذا كان سيكون من أي مساعدة لك ولكن سيدة جميلة جدا. |
Biz de ağ izdüşümünü alıyoruz ve buna bir fizik motoru uyguluyoruz. Bu şekilde benzer konuşmalar eşleşirken farklı olanları da ayrılıyor. Aldığımız netice ise oldukça güzel. | TED | لذا يمكن أن نتخذها في بناء شبكة التوقع وتطبيق محرك فيزياء لهذا، و المحادثات المماثلة ممزوجه معا والمختلفة تبتعد عن بعضها البعض، وبقينا مع شيء جميل جداً. |
İşte kaktüs gülünüz. oldukça güzel. | Open Subtitles | ها هي زهور الصبار الخاصة بك- فعلا جميلة |
Bir hemşire için oldukça güzel olduğunuzu söylemeliyim! | Open Subtitles | أنت جميلة جدًا بالنسبة إلى ممرضة |
Kralik, kabul etmen gerekir ki Klara oldukça güzel bir kız. | Open Subtitles | "كراليك " ، يجب أن تعترف أن "كلارا " فتاة جميلة جداً |
İşin aslı Thora, Bayan Grey oldukça güzel bir kız. | Open Subtitles | كما ترى، "ثورا".. الآنسة "غراي" فتاة جميلة جداً... |
Ve oldukça güzel bir kadındı. | Open Subtitles | وهي إمرأة جميلة جداً |
Elizabeth oldukça güzel. | Open Subtitles | إنها جميلة جداً |
" Cuma günü Lower Room'a gittim, mavi süslü ve dallı müslin elbisemi giymiştim, ve söylemeliyim ki oldukça güzel görünüyordum." | Open Subtitles | (الجمعة, ذهبت إلى (القاعة السفلية" ارتديت ثوبي الموسلين المشجّر ذو الأهداب الزرقاء "وبدوت جميلة جداً رغم أني قلت لنفسي |
Sıcak çikolata demek. oldukça güzel. | Open Subtitles | شيكولاتة ساخنة جميل ، جميل جدا ، رائع |
Oldukça temiz. oldukça güzel. | Open Subtitles | نظيفة للغاية ، جميل جدا |
Oldukça hoş bir kız, şu Hallie. oldukça güzel. | Open Subtitles | فتاة لطيفة قوية ان هالي جميلة جدا |
Şaşılacak bir durum yok. oldukça güzel bir kızsın. | Open Subtitles | لا عجب في هذا فأنت فتاة جميلة جدا |
Bu sıska değil. oldukça güzel. | Open Subtitles | هذا الشخص وجهه مألوف بالنسبة لي أنه جميل جداً |
Benim bir tacım var. Hem de oldukça güzel bir tane. Burada, başımda. | Open Subtitles | أنا عندي التاج وهو جميل جداً وما زال على رأسي |
- oldukça güzel. | Open Subtitles | - إنها فعلا جميلة. |
Bir hemşire için oldukça güzel olduğunuzu söylemeliyim! | Open Subtitles | أنت جميلة جدًا بالنسبة إلى ممرضة |