| Özgür olduğumuz için burada değiliz. Özgür olmadığımız için buradayız. | Open Subtitles | نحن لسنا هنا لأننا أحرار نحن هنا لأننا لسنا أحرار |
| Özgür olduğumuz için burada değiliz. Özgür olmadığımız için buradayız. | Open Subtitles | نحن لسنا هنا لأننا أحرار نحن هنا لأننا لسنا أحرار |
| İstanbul'a vardığımızda bizim olmadığımız bir trene binsen iyi olur. | Open Subtitles | عندما نَصِلُ كونيستانتوبل افترح بأن تأخذين طريق نحن لسنا عليه |
| Bu vahşi ve şiddetli duygular daha önce varlıklarından haberdar bile olmadığımız... | Open Subtitles | مشاعر جامحة جدا وقوية التي لم نكن نعتقد أنها ممكنة من قبل |
| Kadının bacağı zaten mahvolmuş bir de varlığından bile emin olmadığımız bir şey için göğsünü yarıp açmamıza hiç gerek yok. | Open Subtitles | هذه المرأة تم بتر ساقها للتو. وليست في حاجة لأن يتم فتح صدرها من أجل شيء لسنا متأكدين حتى من وجوده. |
| Bazen bizi birbirimize bağlayan şeyler bırakmaya hazır olmadığımız şeylerdir. | Open Subtitles | أحياناً الأشياء التي تربطنا معاً هي أشياء لسنا مستعدين لتركها |
| Bakın efendim, iş adamı olmamız vatansever olmadığımız anlamına gelmez. | Open Subtitles | حسنا,سيدي ليس لأننا رجال اعمال لا يعني أننا لسنا وطنيين |
| Bakın bayım, iş adamı olmamız vatansever olmadığımız anlamına gelmez. | Open Subtitles | حسنا,اسمع سيدي لاننا رجال اعمال لا يعني أننا لسنا وطنيين |
| Aslında çok karışık bir derleme, bir şeylerin sıralı bir oluşumu olmamız bizim gerçek olmadığımız anlamına gelmiyor. | TED | الحقيقة أن كوننا في بعض الأحيان عبارة عن مجموعة معقدة من الأشياء المنظمة بطريقة معينة لا يعني أننا لسنا حقيقيين. |
| Kendi koruyucu mikrop topluluğuna sahip olan tek canlılar olmadığımız ortaya çıktı. | TED | اتضح، نحن لسنا وحدنا الذين لدينا مجتمعنا المُنتج من الميكروبات. |
| Bize söylenen kişi olmadığımız inancına ekilmiş bir kökten filizlendik. | TED | نرسخ من جذر زرع على الإعتقاد بأننا لسنا ما سمينا به. |
| Yeterince iyi olmadığımız için endişeliyiz. | TED | نحن قلقون جدًا نتيجة ظننا أننا لسنا جيدين كفاية |
| Bu, kara deliğin menüsünde olmadığımız anlamına geliyor. | TED | وهذا يعني أننا لسنا على قائمة طعام الثقب الأسود. |
| Bu kavramlara aşina olmak çaresiz olmadığımız anlamına gelir. | TED | وكوننا على دراية بهذه المفاهيم يعني أننا لسنا معدومي الحيلة. |
| Yani önümüzdeki yıllara baktığımızda bence gerçekten hazır olmadığımız şeyler göreceğiz. Bizi şaşkına çevirecek şeyler göreceğiz. | TED | لذلك أثناء تطلعنا إلى السنوات والعقود القادمة، أعتقد أن هذا يعني أننا سنرى أمورَّا لسنا مستعدين لها حقًا. |
| Karımla konuştum ve bütün bu kötü haberlere rağmen hiçbir şeyden pişman olmadığımız sonucuna vardık. | TED | تحدّثت مع زوجتي، وبالرغم من الأخبار السيّئة والصراع القادم، كلانا اختتم بأننا لسنا نادمين على شيء. |
| Bu, dört yıldır oyundaki piyonlardan başka bir şey olmadığımız anlamına gelir. | Open Subtitles | هذا يعني أنه لمدة 4 سنين, لم نكن أكثر من أدوات لعب. |
| Ayakbağı mı olacağız, bir işe yarayacak mıyız bilmiyorum ama işe yarayacağımız bir anda orada olmadığımız için başarısız olmayı istemiyorum. | Open Subtitles | لا أدري إن كنّا سنُقدّم العون أو نُشكّل عائقًا لكن لا أريد أن نفشل لأنّنا لم نكن هناك عندما كانا بحاجتنا |
| Tatbikatın tam ortasında olmadığımız bir zamana kadar bekleyemez mi? | Open Subtitles | ألا يمكنك أن تنتظر حتى لا نكون في منتصف مناورة ؟ |
| Senin sayende. Meşgul olmadığımız bir gün ödeşiriz. | Open Subtitles | عوّضْني في وقت ما عندما نحن كلا لَسنا مجنونينَ. |
| Savundukları davalara dikkat çekiyorlar, bizi fark etmeye zorluyor ve pek de farkında olmadığımız ama belki de olmamız gereken sorunlar için büyüteç görevi görüyorlar. | TED | إنهم يلقون الضوء على قضايا يوْيدونها، ويجبرونا على الانتباه إليها، إنهم كعدسة مكبرة عالمية للمواضيع التي لا نهتم بها والتي ربما علينا ان نهتم بها. |
| Onun tarafında olmadığımız ana kadar, onun tarafındaymışız gibi davranacağız. | Open Subtitles | يجب أن نتصرف بأننا نقف في صفه إلى اللحظة التي نكون فيها خلاف ذلك. |
| Ait olmadığımız bir dünyaya girdiğimiz için solduğumuzu anlayacak kadar akıIlı biri oldum. | Open Subtitles | ــ أنا سأذهب لقد أصبحت ذكياً كفاية لأفهم أننا نبهت لأننا دخلنا إلى عالم لا ننتمي إليه |
| Gerçek hayatta karşı karşıya kalmaya hazır olmadığımız bu kritik boyutu ancak sinema ile elde edebiliriz. | Open Subtitles | ففي السينما فقط نستطيع الحصول على هذا البُعد الخطير الذي ليس في مقدرونا مواجهته في الواقع |