Fakat ilişkilerimize onarılmaz biçimde zarar verecek bir şey olmadığını düşünüyorum. | Open Subtitles | و لكن لا أعتقد أن العلاقات تدمرت بشكل لا يمكن إصلاحه |
Bunu yaparak hiç de nazik olmadığını düşünüyorum. | Open Subtitles | حسنًا لا أعتقد أن هذا كان لطيفًا منك على الإطلاق |
Bazı arkadaşlarım girmemi istiyorlar. Ama ben fazla şansımın olmadığını düşünüyorum. | Open Subtitles | بعض أصدقائي يريدونني أن أفعل أيضاً لكنني لا أعتقد أن لدي فرصة كافية |
Bir şey daha söyleyeyim, Rhonda'nın, onun gerçek adı olmadığını düşünüyorum. | Open Subtitles | ودعني أخبرك بأمرٍ آخر, أنا لا أظن أن اسمها الحقيقي هو روندا. |
Ben bunun ütopik olmadığını düşünüyorum. | TED | أنا لا أعتقد ان هذه هي المدينة الفاضلة. |
Sadece, bir suçlamadan bahsetme ihtimalinin uzak olmadığını düşünüyorum. | Open Subtitles | اعتقد انه ليس معتادا ان يعتبر امكانية تهمة واحدة امامه |
Kimliğimi ve artık kimliğimin olmadığını düşünüyorum. | Open Subtitles | أنني أفكر بشأن هويتي و أنه لم يعد لي واحد بعد الآن |
Sarışın olmadıktan sonra bir kadının... gerçekten bir kadın olmadığını düşünüyorum. | Open Subtitles | لا أظن المرأة قد تكون إمرأة فعلا إلا إذا كانت شقراء |
Ne söylediğini duydum ama ciddi olmadığını düşünüyorum. | Open Subtitles | أسمع ما تقوله. ولكني أعتقد أنّك لا تقول ما تعنيه. |
Ve ben gerçekten de bunun bizim biyolojimizden ötürü olmadığını düşünüyorum. Bence biz, onu biyolojimize atfettik, ama aslında mesele orada değil. | TED | وأنا لا أعتقد أنه شيء في تركيبنا الحيوي، أعتقد أننا قمنا بزرعه في تركيبنا الحيوي، ولكني لا أعتقد انه كان موجودا أصلا. |
Kitabımı tartışmak için uygun bir ortam olmadığını düşünüyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد أن هذا هو السياق المناسب لمناقشة كتابي |
Bense bunun için uygun zaman olmadığını düşünüyorum. | Open Subtitles | لكنني فقط لا أعتقد أن هذا هو الوقت الصحيح لذلك، أنتِ تعرفين؟ |
Ama, aramızda kalsın, öldükten sonra artık hiçbir şey olmadığını düşünüyorum. Tıpkı doğmadan önceki gibi. Hiçbir şey. | Open Subtitles | و لكن بيني و بينك , لا أعتقد أن هناك شيء بعد الموت , كما كان قبل أن نولد , لا شيء |
Bununla beni itham etmenin yeterli olmadığını düşünüyorum. | Open Subtitles | أنا لا أعتقد أن هذا هو ما يكفي توجيه الاتهام لي بتهمة القتل. |
Memnun kalacaksınız. Başka bir sınava gerek olmadığını düşünüyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد أن المزيد من الاختبارات ضرورياً |
Bunun, Rusya için iyiye işaret olmadığını düşünüyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد أن ذلك يبشر بخير على الشعب الروسي |
Ne söylediğini duydum ama ciddi olmadığını düşünüyorum. | Open Subtitles | أنّي أسمع لما تقوله لكن لا .أظن أن أنّك تقصد ما تقوله |
Patron, dürüst olmak gerekirse, bundan dolayı olmadığını düşünüyorum. | Open Subtitles | سيدي، بصراحة، لا أظن أن الأمر يقتصر على ذلك. |
Bu konuşmada gerçek bir ihtiyaçlık olmadığını düşünüyorum. | Open Subtitles | لا أظن أن هناك داعٍ لتلك المحادثة |
Kullanıldığına dair hiçbir fikri olmadığını düşünüyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد ان لديه فكرة بانه يستخدمه |
Sizinle güvenlik meselelerini tartışmanın... kesinlikle uygun olmadığını düşünüyorum, Dr Railly. | Open Subtitles | اعتقد انه ليس من الملائم لمناقشة امور الأمن معك يا دكتورة ريلي |
Kimliğimi ve artık kimliğimin olmadığını düşünüyorum. | Open Subtitles | أنني أفكر بشأن هويتي و أنه لم يعد لي واحد بعد الآن |
Sarışın olmadıktan sonra bir kadının... gerçekten bir kadın olmadığını düşünüyorum. | Open Subtitles | لا أظن المرأة قد تكون إمرأة فعلا إلا إذا كانت شقراء |
Ne söylediğini duydum ama ciddi olmadığını düşünüyorum. | Open Subtitles | أسمع ما تقوله. ولكني أعتقد أنّك لا تقول ما تعنيه. |
Annen bir şey için beni aradı. Ve, ben onun mutlu olmadığını düşünüyorum. | Open Subtitles | والدتك اتصلت عليّ لسببٍ ما وأنا لا أعتقد أنّها سعيدة |
Burada kalmalarının doğru olmadığını düşünüyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد فحسب أن إقامتهما هنا تعد فكرة سديدة |