Ama bir bilimci olmak sanırım bu oturumda gördüğünüz gibi, kaşif olmak gibi. | TED | لكن أن تكون عالما أعتقد أنك قد رأيت ذلك من هذه الندوة إنها مثل أن تكون مستكشفا |
Güzellik kraliçesi olmak gibi hayalleri vardı. Dur biraz. | Open Subtitles | كانت لديها أحلام كبيرة، كأن تكون ملكة جمال |
Bir Çinli ya da bir Afrikalıyla yatakta olmak gibi. | Open Subtitles | انه مثل ان تكون فى السرير مع شخص افريقى او صينى |
Senin gösterilerinden birinde olmak gibi. | Open Subtitles | أنا قليلا مثل يجري في واحدة من العروض الخاصة بك. |
Böylece çocuklarım bana saygı duyacak bir senatör veya bütücü olmak gibi. | Open Subtitles | حتى يحترمني صغاري، مثل أن أكون سيناتور أو ساحر |
Heyecan verici birşeyler istemez misiniz? Polis köpeği olmak gibi! Hayır mı? | Open Subtitles | ألا تودون القيام بشىء مثير مثل أن تصبح كلبا للشرطة |
Bir şöminenin içinde olmak gibi. | Open Subtitles | مثل التواجد بداخل مدخنة |
Dodgeball oyunu takım seçmelerinde olmak gibi. | Open Subtitles | انها مثل اختيار الفرق للعبة الكرة مرة أخرى |
Rüyada olmak gibi. Hareket etmek istiyorsun ama edemiyorsun. | Open Subtitles | انه مثل حلمٍ تريد ان تتنقل فيه ولكنك لا تستطيع |
Eğer galaksilerin tam ortasındaysanız, bu şekli görmek gerçekten de zor; bu sanki hayatın ortasında olmak gibi. | TED | وعندما تكون في وسط المجرات يصعب رؤية النمط، الامر شبيه بمنتصف العمر. |
Pekala, öyle değil, şekerci dükkanında olmak gibi değil. | Open Subtitles | مثل أن تكون فى متجر حلوى حسنا,انه ليس كذلك ليس مثل متجر حلوى |
Bir seferinde bana bir lord olmanın, baba olmak gibi olduğunu söylemişti ama o zaman binlerce çocuğun oluyor ve hepsi için endişeleniyorsun. | Open Subtitles | أخبرني ذات مره أنه كونك حاكمًا مثل أن تكون أبًا, الاختلاف فقط أنه لديك الآلاف من الأطفال وأنك مسئولٌ عنهم |
Tahribatın milyonlarca tam bir şehirde görünmez olmak gibi. | Open Subtitles | إنه كأن تكون خفياً في مدينة تضم الملايين |
Kahraman olmak gibi. | Open Subtitles | كأن تكون بطلاً. |
Onu güldürmek ve iyi bir baba olmak gibi şeyler. | Open Subtitles | اشياء مثل ان اجعلها تضحك واكون ابا جيدا |
-Bir araba kazasında olmak gibi, Bacaklarım hala titriyor. | Open Subtitles | أنها مثل يجري في حادث سيارة سيارة. ساقي لا تزال تهز لي. |
Aynı, tekrar lisede olmak gibi. | Open Subtitles | إنه مثل أن أكون في المدرسة الثانوية مُجددًا. |
Otobüse binmek, Mogadişu'da olmak gibi. | Open Subtitles | ركوب الحافلة مثل التواجد في ( مقديشو ) |
Diğer takımın taktik kitabına sahip olmak gibi bir şey bu. | Open Subtitles | انها مثل معرفة كل خدع الفريق الاخر |
Bakire olup seks uzmanı olmak gibi bu! | Open Subtitles | هذا شبيه بأن تكوني خبيرة علاقات وانتي عذراء |
Küçük tuğla bir duvara aşık olmak gibi bir şey. | Open Subtitles | هو مثل الوقوع في الحب مع بعض صغيرة جدار من الطوب قليلا. |
Avukat olmak matrak bir şey. Doktor olmak gibi. | Open Subtitles | من المضحك كونك محامياَ إنه مثل كونك طبيباَ |
Burada fazlasıyla huzur var, kırsal alanda olmak gibi. | Open Subtitles | لديك الكثير من السلام هنا. تبدو و كأنك في الأرياف |
Size saldırmayı düşünen bir ayıyla aynı odada olmak gibi. | Open Subtitles | ولكنَّ الأمر أشبه بكونك في غرفةِ مع دُبِّ يُفكر في مهاجمتك |