Eğer beni geri istiyorsan, döndüm, ama senin günah keçin olmak için burada değilim. | Open Subtitles | إن كنتِ تريدين استعادتي، فقد عدت. لكنني لست هنا لأكون كبش فداء. |
Tatlım, bu ailenin parçası olmak için burada yaşamana gerek yok. | Open Subtitles | فصيل عبد الواحد، حبيبته. لم يكن لديك للعيش هنا لأكون جزءا من هذه العائلة. |
Sana yakın olmak için burada kalıyorum. | Open Subtitles | أعيش هنا لأكون قريبا منك |
Sorun da bu işte. Çocuklarından biri olmak için burada değilim, Lily. | Open Subtitles | وهذا مكمن المشكلة، لستُ هنا لأكون أحد أطفالك يا (ليلي). |