"olmayacaksınız" - Translation from Turkish to Arabic

    • لن تكونوا
        
    • لن تكوني
        
    • لن تكونا
        
    • فلن تكون
        
    • لن تصبحا
        
    Böylece mahalledeki korumasız tek aile olmayacaksınız. Open Subtitles وبهذا لن تكونوا الأسرة الوحيدة غير المؤمنة في المنطقة
    Köye gideceğiz ve siz... davetli olmayacaksınız! Open Subtitles و سوف نجوب الريف و انتم لن تكونوا مدعويين
    Böylece mahalledeki korumasız tek aile olmayacaksınız. Open Subtitles وبهذا لن تكونوا الأسرة الوحيدة غير المؤمنة في المنطقة
    Umurumda değil. Her halukarda burada oturuyor olmayacaksınız. Open Subtitles لا يهمني ذلك بأيّة حال ، لن تكوني بيننا حينها
    Bu profesyonellikle ilgili, ama buradan çıktığımda doktorum olmayacaksınız. Open Subtitles انه أمر احترافي لكنك لن تكوني طبيبتي عندما اخرج من هنا
    Siz burada olmayacaksınız. ve onu engelleyemeyeceksiniz! Open Subtitles لن تكونا موجودانِ لن تقدرا على تنفيذ الأمر
    Yerinizi sürekli takip edebileceğiz. Yalnız olmayacaksınız. Open Subtitles سنتمكن من معرفة موقعك بالضبط طوال الوقت، فلن تكون وحيداً
    Birdenbire o çiftlerden biri olmayacaksınız, değil mi? Open Subtitles رباه! لن تصبحا من أولئك الثنائيات، أليس كذلك؟
    Ama söz veriyorum çocuklar, pişman olmayacaksınız. Open Subtitles ولكني أعدكم يا أولاد لن تكونوا نادمين أبداً
    Artık dağılmış bir yapbozun parçaları olmayacaksınız. Hepiniz doğru yerlerine yerleştirilmiş yapboz parçaları olacaksınız. Open Subtitles ولكنكم لن تكونوا قطعا ً متفـرقة ولكن كـَ قطع متكاملة لـِ اللغز
    Biraz sonra madde bile olmayacaksınız. Open Subtitles لأنه في عدة ثواني, لن تكونوا حتى شيئاً.
    Artık dünyada yalnız olmayacaksınız. Open Subtitles لن تكونوا لوحدكم في هذا العالم.
    Gelecek ay bu zamanda olmayacaksınız! Open Subtitles هذا الوقت من الشهر القادم لن تكونوا هنا!
    Yalnız olmayacaksınız. Teşekkür ederim. (Alkışlar) (Alkışlar) TED لن تكونوا وحيدين في ذلك. شكراً. (تصفيق) (تصفيق)
    Eğer beklentiniz buysa tüm bunlar bittiğinde benim kadar gururlu olmayacaksınız. Open Subtitles ،إن كانت تلك توقعاتك عندها لن تكوني فخورة جداً بي عندما ينتهي كل هذا
    Ama ben hayatta olduğum sürece siz asla güvende olmayacaksınız. Open Subtitles لكنطالماأناحية .. لن تكوني أمنة أبداً
    Yalnız olmayacaksınız. Unutma. Open Subtitles لن تكوني بمفردك، تذكري:
    Şöyle ki, yabancı olmayacaksınız. Open Subtitles حسناً، الفكرة هي أنكما لن تكونا غريبتين
    Yani, siz, bilirsiniz işte, artık beraber olmayacaksınız ama Scrappy aşık olmuş. Open Subtitles اقصد, انكم لن تكونا معاً بعد الآن (سكرابى) واقع بالحب انهشيءرائع!
    Yani, siz, bilirsiniz işte, artık beraber olmayacaksınız ama Scrappy aşık olmuş. Open Subtitles اقصد, انكم لن تكونا معاً بعد الآن (سكرابى) واقع بالحب انهشيءرائع!
    Bunu öğrendikten sonra, bir daha asla aynı olmayacaksınız. Open Subtitles وعندما تتعلم هذا، فلن تكون نفس الشخص مُجدداً
    Birbirinizden nefret edecek ama asla arkadaş olmayacaksınız. Open Subtitles ...أو يكره كل منكما الآخر حتى الموت و لكن لن تصبحا أبدا صديقين

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more