| Merak etme, doğru zaman geldiğinde ona anlatacağım. | Open Subtitles | لا تقلق، سأخبره عندما يحين الآوان لذلكَ. |
| Tamam, Yakında gelip çorbamı içeceğimi ona anlatacağım. | Open Subtitles | حسناً، سأخبره أنني سآتي قريباً لتناول الحساء |
| Babasının kim olduğunu, hayallerini ona anlatacağım! | Open Subtitles | سأخبره من كان والده و بماذا حلم |
| Oğlunun yaptıklarını ona anlatacağım! | Open Subtitles | سوف أخبره بما فعله إبنك |
| Angela eve sağ sağlim dönsün ona anlatacağım. | Open Subtitles | سأقول له مرة واحدة أنجيلا هو العودة إلى ديارهم بأمان. |
| John, babasını vurduğunu bilmiyor ama ben ona anlatacağım. | Open Subtitles | جونن" لا يعلم أنك قتلت أباه، لكنني سأخبره |
| Baal'a istediğini vereceğim. ona anlatacağım. | Open Subtitles | سأعطي بال ما يريده سأخبره بالأمر |
| Hazır olduğumda ona anlatacağım. | Open Subtitles | سأخبره عندما أكون جاهزة، بشروطي أنا |
| Senin nasıl bir anne olduğunu ona anlatacağım! | Open Subtitles | سأخبره بأي نوع من الأمهات أنتِ |
| Sizin ne kadar yardım ettiğinizi ona anlatacağım Bay Mooney. | Open Subtitles | سأخبره بمدى مساعدتك يا سيد "موني" |
| Sizin ne kadar yardım ettiğinizi ona anlatacağım Bay Mooney. | Open Subtitles | سأخبره بمدى مساعدتك يا سيد "موني" |
| Daniel, bunu sen bitirmezsen ona anlatacağım. | Open Subtitles | دانيال إن لم تنهي هذا سأخبره |
| Akşam bir yemek ayarladım. Bu akşam ona anlatacağım, rahatla biraz.. | Open Subtitles | لقد رتبت عشاء، سأخبره الليلة |
| Bay Gargery geri dönünce, söylediklerini ona anlatacağım. | Open Subtitles | (عندما يعود السيد (قارجري سأخبره بما قلته |
| Çünkü ona anlatacağım. | Open Subtitles | لأنني سأخبره |
| ona anlatacağım. | Open Subtitles | سأخبره |
| Bütün olanları ona anlatacağım. | Open Subtitles | سوف أخبره بكل هذا |
| ona anlatacağım. | Open Subtitles | سوف أخبره |
| - Ve neler hissettiğimi ona anlatacağım. | Open Subtitles | سأقول له ماذا اشعر |
| - Ve neler hissettiğimi ona anlatacağım. | Open Subtitles | سأقول له ماذا اشعر |