"ona da" - Translation from Turkish to Arabic

    • لها أيضاً
        
    • هي أيضاً
        
    • لهُ أيضاً
        
    • له أيضاً
        
    • له ايضاً
        
    • له نفس
        
    • هو أيضا
        
    • كانوا يحملون له
        
    • له ما
        
    • لها ما
        
    • بها أيضاً
        
    Ona da sürpriz olacağı için bir grubun geleceğini bilmiyor. Open Subtitles حسنا، هي لا تعلم بأمر الفرقة ستكون مفاجاة لها أيضاً.
    Ona da şantaj yapılıyordu, şurada yatan iğrenç adam tarafından. Open Subtitles هي أيضاً كانت تُبتز من قِبَل هذا الرجل الدنيء الميت
    Ona da bir şey almıştık. Open Subtitles ولدينا هدية لهُ أيضاً
    Sonra hatırladığım kadarıyla kocası geldi ve... Ona da bir bira almamı istedi. Open Subtitles بعدها اتى زوج المرأة إلي مطالباً لي بأن لا أشتري لزوجته بيرة فقط, بل بأن أشتري واحدة له أيضاً
    Ona da borcum var. Open Subtitles أنا مدين له ايضاً
    Hayır ama öğrencim olsaydı Ona da şimdi sana söyleyeceğim şeyi söylerdim. Open Subtitles لا , ولكن لو كان طالبي , كنت سأقول له نفس الشيء الذي سأقوله لك الآن
    Ona da bir şeyler almalı mıyız? Open Subtitles اليس علينا أن نطلب طعاما من أجله هو أيضا
    Ona da aldım, bu sana. Open Subtitles لديّ هدية لها أيضاً أمّا هذه فلك
    - Annemle birlikteyim. - Ona da bir şeyler getiririm. Open Subtitles أنا مع أمي إذن سأحضر لها أيضاً
    - Annemle birlikteyim. - Ona da bir şeyler getiririm. Open Subtitles أنا مع أمي إذن سأحضر لها أيضاً
    Seny'nin kışlık giyeceği yok, Ona da bir şeyler alıyorum. Open Subtitles سيني ليس لديها أي ملابس للشتاء، لذا جلبت البعض لها، هي أيضاً.
    - Evet. Bana söylemeniz gereken her ne ise, Ona da söyleyebilirsiniz. Open Subtitles أيُ شي تخبروني به تستطيعون اخبارها هي أيضاً
    Ona da bir şey almıştık. Open Subtitles ولدينا هدية لهُ أيضاً
    Bize sıra geldiğinde ve kendi çocuğumuz olduğunda, Ona da çok iyi bakacaksın. Open Subtitles وعندمايحينالوقتلننجبطفلاً, لسوف تكونِ أمً عظيمة له أيضاً... حسناً؟
    Ona da bir işim var. Open Subtitles لدي عمله له ايضاً.
    Rachel'a hazırladığım özel kokteyli Ona da hazırladım, ve etkisini gösterene kadar onu meşgul ettim. Open Subtitles لذلك أعددت له نفس الكوكتيل الخاص الذي أعددته لريتشيل
    Ona da mi ulasmamiz mümkün degil? Open Subtitles هل هو أيضا بعيد عن متناولنا؟
    Aynı saygıyı Ona da gösterdiler mi? Open Subtitles هل كانوا يحملون له تقدير مماثل؟
    Yaptığınız bu makinenin ne işe yaradığını Ona da anlatmanızı rica ediyorum. Open Subtitles كنتُ أتمنى أن تشرحي له ما الذي تفعله هذه الآلة التي تبنيها
    Yaşlı bir kadındı. Yaşlılara ne oluyorsa Ona da o oldu. Open Subtitles كانت كبيرة في السن حدث لها ما يحدث لكل كبار السن
    Daha önce her kimsem Ona da güvenmiyorum. Open Subtitles وأيا كان الشخص الذي كُنت عليه فيما قبل فأنا لا أثق بها أيضاً

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more