Konsere gidemiyeceğini Ona söyleyecek misin? | Open Subtitles | هل ستخبرها أنك لن تذهب إلى الحفله الموسيقيه؟ |
Ona söyleyecek misin? | Open Subtitles | هل ستخبرها إذاً؟ |
Bunun anlamı Ona söyleyecek misin? | Open Subtitles | اذا ماذا يعني ذلك هل ستخبرينه ؟ |
Ona söyleyecek misin? | Open Subtitles | - هل ستخبرينه.. ؟ - كيف افعل هذا؟ |
Noel'den sonra Ona söyleyecek misin? | Open Subtitles | إذاً، ستخبريه بعد العيد مباشرةً؟ |
Tamam, artık düzleştirmiyorum. Neyse, Ona söyleyecek misin? | Open Subtitles | حسناً ، توقفتُ عن تسريحه هل ستخبره ؟ |
Ona söyleyecek birşeyim yok ki. | Open Subtitles | لم يكن لدي شىء أقوله له |
Ona söyleyecek pek bir şeyin yok değil mi? | Open Subtitles | ولكن الآن , ليس لديك الكثير لتقوله لها أليس كذلك ؟ |
Bunu Ona söyleyecek misin? | Open Subtitles | هل ستخبرها بهذا ؟ |
Ona söyleyecek misin? | Open Subtitles | هل ستخبرها ؟ |
Ona söyleyecek misin? | Open Subtitles | هل ستخبرها |
Ona söyleyecek misin? | Open Subtitles | هل ستخبرينه بذلك ؟ |
- Lütfen beni dinle. - Ona söyleyecek misin? | Open Subtitles | أرجوك إستمع إلي - هل ستخبرينه ؟ |
- Ona söyleyecek misin? | Open Subtitles | هل ستخبرينه ؟ - |
Yapmam gerekeni yapmalıyım ve maalesef başaramadığını Ona söyleyecek kişi sensin. | Open Subtitles | الآن يجب علي أن أفعل ما يجب علي فعله! ،و ...أخشى انك انت التي ستخبريه أنه فشل |
Peki, Ona söyleyecek misin? | Open Subtitles | حسنا, هل ستخبريه ؟ |
Eninde sonunda Ona söyleyecek. | Open Subtitles | ..عاجلاً أم اَجلاً هي ستخبره |
- Ona söyleyecek misin? | Open Subtitles | -هل ستخبره ؟ |
- Seni görmek istiyor. - Ona söyleyecek bir şeyim yok. | Open Subtitles | إنه يريدك ليس لدي ما أقوله له |
Ona söyleyecek hiçbir şeyin yok, anladın mı beni? | Open Subtitles | ليس لديك أي شيء لتقوله لها هل تفهم ذلك ؟ |
Büyüdüğünde Ona söyleyecek misin? | Open Subtitles | هل ستخبرينها حينما تكبر؟ |
Ona söyleyecek hiç bir şeyim yok tabii, şunun dışında eğer Ona söyleyecek bir şeyim olsa tabii önemsemiyorum eğer söylersem... | Open Subtitles | ليس لدي ما أقوله, ما عدا الأمر الوحيد الذي قد أقوله لها |
Senin Ona söyleyecek bir şeyin olduğunu söyledim. | Open Subtitles | لقد أخبرته أن هناك شيء تود قوله له |
En azından Ona söyleyecek kadar insanlığın varmış. | Open Subtitles | على الأقل كان لديك الأداب البشرية لتقولي له |
Ona söyleyecek hiçbir şeyim yok ve bana söyleyeceği hiçbir şeyi de duymak istemiyorum. | Open Subtitles | ليس لدىّ شيء لأخبره به ولا أود سماع أى شيء يود قوله لي |
Ona söyleyecek olan kim! | Open Subtitles | من سيخبره أساساً! |
Bunu Ona söyleyecek ilk kişi olmayacağıma emindim. | Open Subtitles | ولقد كنت متأكدا بأنني لست الشخص الذي سيخبرها بذلك |