"onaltı" - Translation from Turkish to Arabic

    • ستة عشر
        
    • السادسة عشر
        
    • السادسة عشرة
        
    • ستة عشرة
        
    • ستّ عشْرة
        
    • ستّة عشر
        
    • الستة عشر
        
    Onaltı sandık tüfek. Birini takip sırasında kaybettik. Open Subtitles ستة عشر صندوقاً من البنادق فقدنا واحداً في الطريق
    Sigarayı Onaltı yığ önce bıraktığını mı söyledin? Open Subtitles لقد توقفت عن التدخين منذ ستة عشر عاما هل هذا ما قلته؟
    Şimdiye dek... Onaltı sene oldu... son günah çıkarışımdan bu yana. Open Subtitles ستة عشر عاماَ منذ آخر اعتراف لي
    İnternet'te dört saat araştırdım, ama Onaltı yaşındaki bir kızın kalbinin aniden durmasına benzer hiçbir olay bulamadım. Open Subtitles لقد قضيت أربع ساعات علي الإنترنيت ولم أجد حالة واحدة لفتاة في السادسة عشر من عمرها يتوقف قلبها فجأة هكذا
    Onlar kameralar Onaltı kanal koymak - On, dokuz - Open Subtitles ضعوا الكاميرة على القناة السادسة عشرة - عشرة، تسعة -
    Böylece, Onaltı yıl boyunca Prenses'in bulunduğu yer, bir sır olarak kaldı. Open Subtitles وهكذا لمدة ستة عشرة سنة ظل مكان الأميرة سرياً
    Yükseklik Onaltı derece. Open Subtitles إرتفاع ستّ عشْرة درجة.
    Onaltı. Open Subtitles بل ستّة عشر.
    Ama Onaltı yıl neredeyse bitti. Open Subtitles لكن السنوات الستة عشر تقريباً انتهوا
    Onaltı yıl önce... Open Subtitles قبل ستة عشر عاما
    - Onaltı yığ önce Open Subtitles منذ ستة عشر عاما
    Onaltı Mississippi! Open Subtitles ستة عشر ميسيسيبي
    Onaltı saat sonra. Open Subtitles بعد ستة عشر ساعة
    - Onaltı sterlin. - Onyedi. Open Subtitles ستة عشر باوندا- سبعة عشر-
    Onaltı. Open Subtitles ستة عشر
    Bugün Onaltı yaşında bir çocuk kollarımda öldü. Open Subtitles ولد فى عمر السادسة عشر مات بين يديى اليوم
    Hatırlıyorum. O yaz Onaltı yaşındaydık. Open Subtitles اتذكر، كنا نبلغ السادسة عشر في ذلك الصيف
    Ve ben Onaltı yaşındayken, resim çizmekle uğraşırdım. Open Subtitles اعتدت أن أرسم حين كنت بعمر السادسة عشرة
    Ne de olsa Onaltı yaşındayım. Open Subtitles أنا في السادسة عشرة
    Bu gece, geleceğe ve Onaltı yıldır sakladığımız şeyin şerefine içeceğiz. Open Subtitles الليلة، سنحتفل بالمستقبل سنحتفل بشيء ننتظره منذ ستة عشرة سنة
    Yükseklik Onaltı derece. Open Subtitles الارتفاع ستّ عشْرة درجة.
    Onaltı. Open Subtitles بل ستّة عشر.
    Medya Onaltı olarak duyurdu. Open Subtitles الإعلام يقول أنهم حوالي الستة عشر

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more