ondan bir şey alma, yoksa kalbine... Siyah bir tarak girerek ölürsün. | Open Subtitles | لا تأخذ منه شيئا و إلا ستنتهي بمشط مغروز في قلبك |
Yani... demek istediğim, ondan bir şey istediğin an, hemen yanına koşuyor. | Open Subtitles | أعني أعني , كل ما عليك القيام به هو ليطلب منه شيئا , وانه هناك لك |
Geleceklerini biliyordu. Hepsinin ondan bir şey istediğini biliyordu. | Open Subtitles | في البلد , وكان يعرف أنهم سيحضرون, فكلهم كانوا يريدون شيئاً منه |
- Güzel. Çünkü çıkmadan önce ondan bir şey istemem gerekiyor. - İyilik gibi bir şey. | Open Subtitles | جيد، لأني أريد أن أطلب منه شيئاً قبل أن يرحل، كمعروف |
ondan bir şey alana kadar gitmiyorum. | Open Subtitles | ولنْ أُغادر حتى أحصل على شيء منه |
Bana sanki yardıma muhtaç biriymişim gibi davranıyordu sanki ondan bir şey çalacak biriymiş gibi. | Open Subtitles | والدها نظر إليّ وكأني نوع ما من حالات الإحسان مجرد شخص كان ليأخذ شيئا منه |
Aptal değilim ben. ondan bir şey istiyorsun. | Open Subtitles | إنّي لستُ بغبيّة، إنّك تريد منه شيئًا. |
Ne zaman ondan bir şey istesem artık benden geçti, diyor! | Open Subtitles | كل مرة أريد أن أفعل فيها شيئاً , يخبرنى بأنى عجوز جداً |
Hakikatler dışında ondan bir şey alamazsınız. | Open Subtitles | لا تستطيع الحصول على المزيد منه غير الحقيقة |
Kendisi davranış uzmanı. ondan bir şey sakladığını biliyor olmalı. | Open Subtitles | إنه متخصص في علم السلوكيّات لا بد أن يعرف أنك تخبئين شيئاً عنه |
Ama buradaysa, Zoom ondan bir şey istiyor demektir. | Open Subtitles | ولكن إذا كان هنا، يجب أن التكبير في حاجة منه شيئا. |
Eğer ondan bir şey duyarsan bilmek istiyoruz. | Open Subtitles | لو سمعت منه شيئا لا بد أن نعرف بذلك |
- Neden ondan bir şey istemiyorsun? | Open Subtitles | لماذا لا تطلب منه شيئا ؟ |
Drill'e ondan bir şey istediğini söyledim, o da senden bir şey istiyor. | Open Subtitles | أخبرت "دريل" أنك تريدين شيئاً منه وقال أنه يريد شيئاً منك |
ondan bir şey istiyorlar. | Open Subtitles | يريدون شيئاً منه. |
Gupta ondan bir şey öğrenmek istiyormuş. | Open Subtitles | أراد (غوبتا) شيئاً منه |
Aslında beni öldürmeye çalıştığı gece ondan bir şey kopardığımın farkında değildim. | Open Subtitles | في الحقيقة, عندما حاول قتلي في تلك اللّيلة لا أعلم, لقد إنتزعتُ منه شيئاً |
ondan bir şey isteyin. | Open Subtitles | إذا كان يمكنك أن تطلب منه شيئاً |
Ben ona gideceğim. Hatta ondan bir şey isteyeceğim. | Open Subtitles | سأذهب إليه وسأطلب منه شيئاً ما حتى |
ondan bir şey almışsın. | Open Subtitles | لقد حصلتِ على شيء منه |
Yani kızları kurtarmanızı ondan bir şey almanız olarak mı görüyor? | Open Subtitles | اذًا تشارلز يظن انه عندما انقذتم الفتيات كما انكم اخذتم شيئا منه ؟ |
ondan bir şey istiyoruz. | Open Subtitles | نحن نريد شيئا منه. |
Bana bir tuba verirsiniz, ben ondan bir şey çıkartırım." | Open Subtitles | اعطني بوقًا أجهرًا وسأخرج لك منه شيئًا" |
Ne zaman ondan bir şey istesem artık benden geçti, diyor! | Open Subtitles | كل مرة أريد أن أفعل فيها شيئاً , يخبرنى بأنى عجوز جداً |
Bir süre kadar ondan bir şey öğrenemeyiz. | Open Subtitles | لن نحصل على المزيد منه لفترة |
Kendisi davranış uzmanı. ondan bir şey sakladığını biliyor olmalı. | Open Subtitles | إنه متخصص في علم السلوكيّات لا بد أن يعرف أنك تخبئين شيئاً عنه |