Bak, Her ay onlara ödeme yapmak zorundayım. | Open Subtitles | اسمع , يُفرض علي أن أدفع لهم كل شهر |
Bana ödeme yapılmadığı halde, benden nasıl onlara ödeme yapmamı beklersin? | Open Subtitles | كيف تتوقع أن أدفع لهم إذا لم يدفعوا لي؟ |
Fakat ben asla onlara ödeme yapmadım. | Open Subtitles | ولكنني لم أدفع لهم مطلقاً |
100,000 insanı bir araya getirmek, onlara ödeme yapmayı bir kenara bırakın, kesinlikle imkansız. | TED | التنسيق بين اكثر من 100,000 شخص, لو اخذنا فقط عملية الدفع لهم, كان ذلك امراً مستحيلاً |
Sadece onlara ödeme yapıldığını bilmeleri kâfi. | TED | ما يحتاجون معرفته هو أنه قد تم الدفع لهم. |
Orkestrayı bir saat erken çağırıp onlara ödeme yapacağımızın farkında mısınız? | Open Subtitles | هل تدرك أن بدعوتك لأعضاء الأوركسترا ينبغي أن ندفع لهم مقابل ذلك؟ |
onlara ödeme yapalım. | Open Subtitles | ندفع لهم للمجيء ليومين أو ثلاثة في الأسبوع للمساعدة في أمر أبي |
Ama kimseye sokmadığım sürece ve onlara ödeme yaptığım sürece görmezden geliyorlar. | Open Subtitles | ولكنا طالما لا أغرزها في أحد وابقى في الدفع لهم سوف يتغاضون عن ذلك |
Bu yüzden onlara ödeme yapmanız gerek. | Open Subtitles | إنه, مثل... عليك الدفع لهم حقًا وبجدّية. |
Sorun şu ki, onlara ödeme yapamiyoruz. | Open Subtitles | المشكلةُ هي أننا لا نستطيع الدفع لهم |
onlara ödeme yapana kadar ordudan bunu yapmasını isteyemeyiz. | Open Subtitles | ولانستطيع ان نطلب من الجيش حتى ندفع لهم. |
- onlara ödeme yapmayacaktık ki. | Open Subtitles | لم نكن ندفع لهم حتى ماذا ؟ |